Şampiyonluğa uzanan bir başarı hikayesi
Masa tenisi oynama tutkusu ve çok çalışma azmi ile bu dalda zirveye çıkmış olan Kürşat Çavuşoğlu’nun imkansıza yakın başarılarına birlikte göz atalım.
Haber: Fatih Bacak
Türkmen kenti Kerkük’te İlkokulda masa tenisi oynarken keşfedilerek okul takımına alınan, başarıları ile Irak Milli Takımı’na girmeyi başaran ve 4 kez dünya şampiyonluğuna uzanan müthiş hayat hikayesi ile çok çalışmanın ve azmin getireceği başarıların canlı örneği. Dünya Tıp ve Sağlık Oyunları’nda (Medigames) üst üste dört kez Dünya Şampiyonluğuna ulaşan Çavuşoğlu kazandığı kupa ve madalyalar için ülkeme olan gönül borcum diyor.
Dünya Tıp ve Sağlık Oyunları’nda masa tenisi dalında teklerde üst üste dördüncü altın madalyasını kazanan Çavuşoğlu, Türkiye’nin adını bütün dünyaya duyurup, tanıtmanın haklı gururunu yaşıyor. Son olarak İrlanda’da yapılan 36. Dünya Tıp ve Sağlık Oyunları’nda Türkiye’ye bir altın ve gümüş madalya kazandıran Çavuşoğlu, 2016’da da unvanın ı koruyup rekorunu egale etmek istiyor.
2012’de ‘Yılın hekimi’ seçilen Kürşat Çavuşoğlu, tıptaki başarısını, sporda da devam ettirdi ve Dünya Şampiyonluğuna kadar uzandı.
Kerkük’ten gelerek anavatanı Türkiye’ye yerleşen ve müthiş başarılara imza atan Çavuşoğlu, Türkiye’ye kazandırdığı 4 dünya şampiyonluğu ve madalyalar için “ülkeme olan gönül borcumdur” diyerek büyük bir alçak gönüllükte bulunuyor. Renkli bir hayatı olan Kürşat Çavuşoğlu, Irak’ın Türkmen kenti Kerkük’te doğdu. İlk ve orta eğitimimi Kerkük’te bitirdikten sonra, 1978’de üniversite öğrenimi için anavatanım Türkiye’ye geldi. Önce 1979’da Ankara Ü. Diş Hekimliği Fakültesi’ne başladı. 1980’de İstanbul Ü. Diş Hekimliği Fakültesi’ne yatay geçiş yaptı. 1985’te mezun oldu. 9.5 yıl yurtdışında hem eğitimimi sürdürdü, hem de çalıştı. Evli ve iki çocuk babası olan Kürşat Çavuşoğlu Beş yabancı dil biliyor. Antalya’da serbest olarak mesleğini devam ettiren Kürşat Çavuşoğlu , spor yaşamını da beraber sürdürüyor.
Yıllarca Irak forması giydi
Babası da kendisi gibi sporcu olan Kürşat Çavuşoğlu, ailesinin yönlendirmesiyle çok küçük yaşlarda spora başladı. Sporcu bir aileden gelmenin kendisi için çok büyük bir şans olduğunu söyleyen Çavuşoğlu şöyle devam ediyor ”Kardeşlerimle, yer alması oldukça zor olan Kerkük karmasında forma giydik. Daha sonra ben o zamanlar Kerkük’ün en ünlü kulübü El-Savra’ya üye oldum. Bu arada Irak milli takımının Çinli antrenörünün Kerkük’te düzenlediği masa tenisi kampına katıldım ve kısa zamanda Kerkük’te bir numara oldum ve 1977’de Irak genç milli takımına seçildim. Uluslararası turnuvalarda Irak’ı temsil ettim. Kerkük karmasının kaptanlığını yıllarca yaptım. Çiftlerde Kerkük için yarıştığım milli eğitim karmaları şampiyonasında Süleymaniye şehrinde finalde Bağdat karmasını yenerek Irak birincisi olduk”
Irak’ta her çocuk spor yapar
Çocukların düzenli olarak spor yaptığı bir ortamda büyüdüğünü söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ” Mahalledeki çocuklardan çok da farkım yoktu. Spor yapıyordum; çünkü bizim orada, tüm çocuklar bunu yapardı. Futbol, basketbol, voleybol, Atletizm, yüzme, bisiklet, masa tenisi… Bizim oranın çocukları, bunlardan birini mutlaka yapardı. O yüzden, ilk çocukluk yıllarımda, sadece spor yaptığım için özel bir çocuk olduğumu hissetmedim. Arkadaşlarımdan ayrışmam. Onların biraz önüne geçmem için yaşımın ilerlemesi ve büyümem gerekti. Aynı şekilde, kardeşlerimle ilişkim de hiç anormal olmadı. Onlar da sporun içimdeydiler. Hatta belli bir yaşa kadar, ailede en başarılı sporcu sıralaması yapılsa, muhtemelen ben onların gerisinde yer alırdım. Büyüdükçe ve başarılı olduğumu gördükçe, sporla ilgili başarılı olabileceğimi düşünmeye başladım” dedi.
Türkiye’ye yıllar eğitimle başladı
Fakülteye girdiği yıl 1979’da Ankara Ü. Diş Hekimliği Fakültesi masa tenisi takımını oluşturduğunu ve Türkiye Diş Hekimleri Şampiyonası’nda birinci olduklarını söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ”Ertesi yıl İstanbul’a yatay geçiş yaptım, orada da dört yıl hem fakülte hem de üniversite masa tenisi takımında oynadım. 1980’de İstanbul TED Spor Kulübü masa tenisi takımında çalışmalara başladım. Orada dokuz yıl oynadım, Terfi Liginden başladık Süper Lig’e kadar yükseldik” diye konuştu.
Dört farklı Ülkede ve ligde oynadı
İhtisas yapmak için bir yıl kaldığı Danimarka’da da Arhus SİSU Spor Kulübü’nde oynayan Kürşat Çavuşoğlu ”Danimarka’nın komşusu İsveç o tarihte dünyanın en müreffeh ülkesiydi, benim için de şartlar uygundu, İsveç’e gittim, eğitimimi orada sürdürdüm. Umea şehrinde Umea Spor Kulübü’nde İsveç Bölge Ligi’nde oynamaya başladım. Dört ülkenin Irak, Türkiye, Danimarka ve İsveç Ligleri’nde masa tenisi oynamış ender sporculardan biriyim. Umea Şampiyonası’nda hem ferdi hem de çiftlerde birinci oldum. Altı yıl İsveç’te kaldım, hem mesleğimi hem de sporu devam ettirdim. 1995’te Kanada’da bir burs kazandım. 2 yıl 2 ay da Kanada’da kaldıktan sonra anavatanım Türkiye’ye döndüm ve Antalya’ya yerleştim” dedi.
Antalya’da yaşanan şaşkınlık
Antalya’ya yerleştikten sonra Antalya’nın ligde takımının olmadığını öğrendiğinde çok şaşırdığını söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ”Antrenör Yahya Gürcüm, Akif Özsarı , Kader Dönmez ve ben Antalya için güç birliği yaparak çalışmalara Medical Park Antalyaspor Kulübü’nde başladık. 2002’de 2. Lig’e, 2005’te de Süper Lig’e çıktık. Süper Lig’e çıkmamız aslında azmin, inancın ve çok çalışmanın zaferiydi. 10 yıl Medical Park Antalyaspor’un hem oyuncu hem de kaptanlığını yaptım” dedi. Haziran 2015’de 13. Kuruluşlar Arası Açık Masa Tenisi Turnuvası, Sinop’ta gerçekleştirildiğini söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ”46 takım ve 200 sporcunun katıldığı şampiyonada, Antalya Diş Hekimleri Odası takımı olarak Kürşat Çavuşoğlu, Kader Dönmez, Burhan Yazar ve Ertürk Yazar olarak Türkiye üçüncüsü olduk ve Süper Lige yükseldik. Antalya Akdeniz Veteran Takımı, Kürşat Çavuşoğlu, Murat Günay ve Turgay Albayrak’tan oluşan kadrosuyla Aralık 2015 tarihleri arasında Türkiye Masa Tenisi Federasyonu’nun İstanbul Tozkoparan Spor Salonunda organize ettiği Veteranlar Takım Türkiye Şampiyonası’nda 1. olduk. Türkiye Şampiyonu olarak kupayla Antalya’ya döndük ve takım olarak büyük bir başarıya imza attık” dedi.
2012’den beri Dünya Şampiyonu
2012’de Antalya’da yapılan Dünya Tıp ve Sağlık Oyunları’na ilk kez katılan Kürşat Çavuşoğlu, hem tekler, hem de çiftlerde Türkiye’ye iki altın madalya kazandırdı. O yıldan sonra başarıların devam ettiğini söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ”2013’te Hırvatistan’ın başkenti Zagreb’de düzenlenen şampiyonada teklerde altın, çiftlerde gümüş madalya, 2014’te Avusturya’nın Wels kentinde yapılan şampiyonada hem tekler hem de çiftlerde iki altın madalya ve son olarak da 18-25 Temmuz 2015 tarihlerinde İrlanda’nın Limerick kentinde düzenlenen şampiyonada teklerde altın, çiftlerde ise gümüş madalya kazandım. 2012’de Antalya’da yapılan Dünya Tıp ve Sağlık Oyunları’nda hem tekler, hem de çiftlerde iki altın madalya kazandım. Bu branşta iki altın madalya kazanan ilk Türk sporcu oldum. Türkiye masa tenisi tarihinde de bir ilki gerçekleştirdim. Ülkem adına benim için büyük bir gururdu” diye konuştu.
Hedef 5.Kez Dünya Şampiyonluğu
Kürşat Çavuşoğlu’nun ileriye dönük en büyük hedeflerinden biri “28 Mayıs – 4 Haziran 2016 tarihleri arasında Slovenya’nın Maribor kentinde düzenlenecek olan 37.Dünya Tıp ve Sağlık Oyunları’nda (Medigames) ülkeme 5.kez dünya şampiyonluğu kazandırmak ve tekrar şanlı bayrağımızı dalgalandırmak istiyorum. Bu da ülkeminuluslararası arenada tanıtımına büyük katkı sağlayacaktır.” diye ifade etti.
Rekabeti seviyorum
Rekabeti ve mücadeleyi sevdiğini söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ”Her zaman rekabet ederim. Başarılı insanlar hayatta hayallerine hedeflerine koşarken ödeyecekleri bedelin farkında olanlardır. Sporda başarı, küçük yaşlardan başlayan yoğun çaba, enerji, disiplin, fedakarlık, azim, karar, irade, zaman, planlı ve programlı çalışma ister. Sporda yalnızca sportif başarı yetmez; sporcunun bu başarıya uygun örnek bir yaşam sürmesi de gerekir. Bugün bütün büyük zaferler üzerinde düşünülerek yani planlanarak elde edilmiştir. Başarılı insanların geneline baktığınızda göreceğiniz şey onlar bu dünyaya yapmakta oldukları şeyi yapma amacı ile geldiklerini hissediyor ve hissettiriyorlar. Aslında başarıya ulaşan insanlar hayallerinin peşi sıra yürüyen kişilerdir” dedi.
Sponsor çok önemli
Sporda sponsorluğun çok önemli olduğunu söyleyen başarılı sporcu ve diş hekimi, sponsorluklar sayesinde sporcuların başarıya uzanabileceklerini belirtti. Antalya Diş Hekimleri Odası da dahil olmak üzere çeşitli turnuvalarda kendisine destek olan birçok kuruluş ve firma olduğunu söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ”Sirona Dental Ltd. Sti, Balzac Dental Cerrahi Aletler, Antalya İlkay Diş Deposu, Antalya Diş Deposu, Akdeniz Can Diş Deposu, İmplance Dental İmplant ve Storks Antalya Center, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. 2015’te İrlanda’nın Limerick kentinde düzenlenen şampiyonada Sirona Dental Ltd. Sti sponsor oldu. Destek olan herkese teşekkür ederim. Önümüzde bir Dünya Şampiyonası daha var. Burada da şampiyon olarak, kırılması çok zor bir rekora imza atmak istiyorum. Ancak sponsor desteği çok önemli. Bu şampiyonaya katılmak için hala sponsor arayışlarımız sürüyor. Temennim yakında başarılarımıza ortak olacak ve katkı sağlayacak bir sponsor buluruz.” dedi.
Spor her zaman faydalı
Sporun, stresi azaltıp, psikolojik rahatlama sağladığını söyleyen Kürşat Çavuşoğlu ”Dikkat ve konsantrasyon gelişimine katkıda bulunur. Spor yapan insan kendini zinde ve sağlıklı hisseder, özgüveni ve üretkenliği artar. Ayrıca bel fıtığı vb. fiziki rahatsızlıkların önlenmesine yardımcı olur” dedi. Çocuğunu spora ve masa tenisine yönlendirmek isteyen bir ailenin öncelikle bu sporu çok iyi anlaması gerektiğinin altını çizen Kürşat Çavuşoğlu ”Masa tenisi çok geç yaşlara kadar oynanabilen, hem fiziksel olarak hem sosyal olarak hayatımıza kattıklarıyla çok önemli bir spor. Profesyonel anlamda olmasa bile hobi olarak da seçilebilecek en güzel spor dallarından biri. Ama çocuğun ailesinin hatırı için değil gerçekten kendi isteğiyle oynaması gerekiyor.Ailelerin çocuklarını spora yönlendirmelerini canı gönülden destekliyorum” diye konuştu.
Madalyalar ülkeme armağan
Kazandığı dört dünya şampiyonluğunu Türkiye’ye ve Türk halkına armağan eden Kürşat Çavuşoğlu ”Dünya Şampiyonu olarak, altın madalyalar kazandığım için çok mutlu ve gururluyum. O madalyaları ülkem için kazandım. Bu gururu yaşamak için çok çalıştım. Kazandığım madalyaları tutkuyla sevdiğim güzel ülkeme armağan ediyorum. Ayrıca bu başarılarda bana her zaman destek olan aileme, arkadaşlarıma ve antrenörlerim Yahya Gürcüm ve Enver Abbas’a çok şey borçluyum. Kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.