Devrimci ve Reformist Başkan Mehmet Ali Yılmaz

MEHMET ALİ YILMAZ, sadece Trabzonspor’un değil, Türk futbolunun en devrimci ve reformist başkanı oldu. Onun kendi parasıyla 1980’lerin başında Trabzon’da yaptırdığı tesisler ne Bayern’de ne Liverpool’da ne de Barcelona’da vardı. O zamanın hatta bu zamanın şartlarında bile dünyanın en modern spor tesisleriydi.

Başkandan sonra gelenler bir bakıma onun mirasını yedi. Bunu neden anlatıyoruz? O spor tesislerinden sonra yönetimlere talip olanlar ‘Nasılsa Mehmet Ali Bey var, arkamız sağlam’ diyerek rahat davrandılar. Eğer başkan gibi düşünen birkaç reformist başkan ve yönetici gelmiş olsaydı, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’ın 2000’lerdeki

başarılarını Trabzonspor 90’lara gelmeden yakalardı.

EFSANELERDEN BİR ANEKDOT

Ahmet Suat hocaya, dönemin efsane oyuncularının tamamı Suat abi derdi. Bugün de öyle. Çok fazla yaş farkı yoktu. Ahmet Suat hoca, oyuncularına kondisyon yüklemek için Trabzon’dan Akçaabat sahile doğru efsaneleri koştururdu. Rahmetli Kadir Özcan olsun, Ali Kemal Denizci ve diğerleri genelde koşmaz, minibüslerle gider gelirdi. Bu güzel anekdotu bize anlatan rahmetli Kadir Özcan’dır.

HAMİ MANDIRALI

Tek kelimeyle futbolun ilahlarındandı. Onu anlatmaya kelimeler yetmez. Trabzonspor tarihinin 2 bile değil, 1 numaralı oyuncusudur. Ben onu Avni Aker’de PAF takımında da izledim, sonra A takımında da. Daha sonra çeşitli vesilelerle dostluğumuz da oldu. Yetenek, teknik, taktik, yani hız, çalım, oyun aklı, dripling, gol vuruşu, pas biçimi dahil, onun gibisi bence gelmedi. Şimdi Şota, Jaja va başka oyuncuları söyleyenler olacaktır. Hami Mandıralı bunların da üstündedir. Türk futbolunun ilk 10 oyuncusundan biri olarak hak ettiği değeri de görmemiştir.