Rakip Ankaragücü; özellikle Ömer Erdoğan ile iyi bir ritim yakalamıştı.
Transferin son günlerinde Galatasaray’dan alınan Emre ve Taylan ile kadrolarını güçlendirmişti.
Fenerbahçe daha önceki maçlara göre, daha temkinli başladı. Son haftaların formda oyuncusu Batshuayi’nin ayağından sürpriz bir gol buldu.
İlk yarı boyunca durgun bir Fenerbahçe gördüğümü söylemeliyim.
Ankaragücü’nün sert futbolunu, buna sebep olarak söyleyebilirim. Bir ürkeklik vardı, Fenerbahçe’li futbolcularda.
Ofansta başarılı ancak, defansta organize olamayan bir fenerbahçe’yi konuşuyoruz, son haftalarda.
Ankaragücü’nü iyi bulduğumu söylemeliyim.
Hırslı futbollarını golle süsleyemediler.
Belki de girdikleri ofsaytlar sebebiyle gollerinden oldular.
Kaleci Gökhan’ın hatasından faydalanan İrfan Can Kahveci, 2. golü atarak Fenerbahçe’nin devreye 2 farkla önde girmesini sağladı.
İkinci devrede farklı başlamadı. Bastıran bir Ankaragücü, ancak bal yapmayan arı misali.
Fenerbahçe kadro derinliği bakımından çok zengin.
Jesus’un takımında oynayanı, oynamayanı her an hazır.
Şampiyonluk yolunda bu çok değerli bir özellik.
Bu da Fenerbahçe’nin çok iyi çalıştığını ve takım içi disiplini anlamında nereye geldiğini gösteriyor.
Yazımın başında yazdığım gibi Ankara deplasmanları her zaman zor geçer.
Ancak Fenerbahçe tecrübeli ayakları ile bu zorlu deplasmandan 3-0’lık net bir galibiyetle ayrılmasını bildi.
Şampiyonluk yolunda önemli bir engeli daha aştı.
Not: Hücumda yaratıcı ve gole dönük Fenerbahçe’de, defansif sıkıntılar dikkat çekmeye devam ediyor.
Ofsayt taktiği her ne kadar iyi yapabildiğin sürece değerli olsa dahi; küçük bir yanlış duruşta başa bela olabilir. Bu da bence risktir.
Futbol da mecbur kalmadığın müddetçe risk alınmamalıdır.
Bu da benim naçizane düşüncem.
Hırslı ve Sert bir taktik uygulayan Ankara Gücü karşısında,Fenerbahçenin 3-0 lık galibiyeti çok mutlu etti.Güçlü kaleminize teşekkürler Hüseyin Tokmak yazılarınızı ilgi ve keyifle takip ediyorum.