Huzursuz Başkanlık Sendromu

Futbol Fedarasyonu Başkanı Nihat Özdemir, geçtiğimiz günlerde beklenmedik bir anda istifa etti. Görev süresinin dolmasına daha bir yıl vardı. Ama artık bir saat bile durmam diyerek, alelacele gitti. Geç de olsa federasyon başkanı olmanın mevcut şartlarda, çekilecek dert olmadığını anladı.

Yıldırdılar, bunalttılar, kocalttılar adamı. Kulüp başkanları gitti geldi, hakemlerden şikayet ettiler. Bu hakemlerle bu lig yürümez kurtar bizi başkanım dediler. Sonuçta Süper Ligde görev yapan tanınmış hakemler listeden çıkarıldı. Ancak sürekli hakemlerden şikayetçi olan kulüp başkanları, bu operasyonun arkasında durmadılar. Operasyonun arkasında durmak bir yana kulüp Başkanın birisi Merkez Hakem Kurulunun, Federasyonun oyuncağı haline geldiğini söyledi. Tahkim Kurulu da bu operasyona onay vermedi. Başkanın istifasından birkaç gün önce kulüp başkanlarından birisi, federasyon başkanlığına aday olduğunu açıkladı. Gündemde seçim yokken yapılan bu açıklama, mevcut başkanı yok saymaktan başka bir şey değildi. Federasyon ve kulüpler arasındaki kavganın giderek büyümesi istenmeyen sonuçları beraberinde getirdi.

Nihat Özdemir

Önceki federasyon başkanları zamanında da benzer kavgalar yaşanmış olabilir. Ancak bu seferki kavga Ukrayna’daki savaşı bile gölgede bıraktı. Tüm televizyon kanalları savaş haberlerini bir kenara bırakıp, saatlerce istifa haberine odaklandılar. Spor yorumcuları konu hakkında konuşurken, detaylı bilgi vermekten kaçınıyor gibiydiler. Her birisi aman başıma iş almayayım mantığıyla konuşuyordu sanki. Adamlar haklı, kavganın tüm tarafları seçkin birer iş adamı. Bu konuda kimseyi suçlamaya gelmez. Arada kalan sen olursun, belki işinden bile olursun.

Neredeyse tüm kulüp ve federasyon başkanlarının iş adamı

Belki de iş dünyasındaki kavgaları, kulüpler arası dostluğa veya federasyonla iyi geçinmeye müsaade etmiyordur. Şirketleri veya holdingi olan kişilerin değil de, sporcu geçmişi olan kişilerin başkan olması bu tür kavgalara çözüm olabilir. Bir iş adamı bir kulübe başkan seçiliyor. Bir süre sonra federasyon başkanı oluyor. Daha sonra hiç ilgisi bulunmayan başka bir federasyona başkan oluyor. Liyakatli olduklarından veya hizmet etmek istediklerinden değil, bildiğiniz gündemde kalma çabası. Adamlarda para çok ama huzur yok. Huzuru da başkanlık hevesi uğruna tüketiyorlar. Onlar için para kazanmak çok kolay ama hiç kimse için huzuru elde etmek kolay değil.

Hamit Altıntop

Haziran ayında yapılacak olan seçime şimdilik beş isim aday. Bu isimlerden dört tanesi yine iş adamı. Sporcu kimliği ve parlak sporcu geçmişi ile adaylardan birisi de Hamit Altıntop. Halen Milli Futbol Takımı sorumluluğu görevini yürütüyor.  Spor yorumcuları Hamit’in seçilmesi halinde Türk futboluna büyük katkı sağlayacağını düşünüyorlar. Benim düşüncelerim de bu yönde ancak seçimi kazanma şansını çok fazla görmüyorum. Çünkü iş adamları federasyon başkanı seçilebilmek için çuvallarla para harcıyorlar. Oy kullanacak delegelerle yapılan bir yemekli toplantı bile bilmem kaç milyon lira. Delegeler için hazırlanan hediyeler, konaklama ve yol masrafları hesaplanacak gibi değil. Altıntop delegeleri başka yollarla ikna edebilirse, o zaman kazanan Türk futbolu olur.

Sağlık ve huzurla kalın.