Gol Atamadığımız Bir Hafta

Perşembe akşamı Galatasaraylılar Fransa’dan çıkardıkları bir puanın sevincini yaşarlarken, Fenerbahçe taraftarı İstanbul’da Olympiakos hezimetiyle karşılaştı. İki takımımızın ortak özelliği gol atamamasıydı.

Cem Çetin

Süper Lig takımlarının en büyük zaafı, toplu şekilde hücum etme becerisinden uzak olmaları. Bu gerçeği lig maçlarında sıkça görüyoruz. Atılan gollerin önemli bölümü savunma hatalarından (yerleşimlerinden) ya da saçma sapan top kayıplarından geliyor. Takımlarımız Avrupa’ya çıktıklarında ise ne kadar yavaş hücum futbolu oynadıkları ve bunun için pozisyona girme konusunda ne kadar büyük bir sıkıtı yaşadıkları açık bir şekilde görülüyor. Perşembe akşamı Fenerbahçe kendi sahasında Galatasaray deplasmanda gol atamadı.

Osayi-Samuel’in tükenişi

Ligte iyi bir durumda olan Fenerbahçe, sezonun en kötü maçını Olympiakos karşısında oynayınca 3-0’lık mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Yunan takımı F.Bahçe’nin hücum etme becerisinin sınırlı olduğunu iyi görüp, oyunu kendi sahasında kabul etti. Deplasman takımının bu taktiği sonuç verdi. Her ne kadar maç boyunca Fenerbahçe gole çok yakınmış gibi görünse de, goller Olympiakos’tan geldi.

Olympiakos maçında F.Bahçe’nin en büyük sorunu, topu hızlı bir şekilde rakip kaleye taşıyamamasıydı. Sezona çok iyi başlayan Osayi-Samuel son maçlarda çok kötü; sağ kanatta Nijeryalının koşacak hali yok gibi… Sol tarafta Ferdi, çok çabalamasına karşın takım arkadaşlarıyla bir türlü uyum sağlayamıyor. Bu olumsuzluk Ferdi’den çok takım arkadaşlarından kaynaklanıyor. Çünkü Ferdi’nin hızına ayak uyduramıyorlar.

Santrfor sorunu

F.Bahçe’nin bir diğer önemli sorunu ise santrforda yaşıyor. Her ne kadar Valencia santrfor oynuyormuş gibi gözükse de, acaba Valencia bir santrfor mu? Bana göre değil. Çünkü güven sunan bir santrfor bitiriciliğine sahip değil. Ekvatorlu iyi bir kanat oyuncusu; kanatlarda oynadığından daha etili olabiliyor. Ancak Berisha’nın uyum sorunu yaşaması nedeniyle Valencia santrfor olarak sahaya çıkıyor.

Süper Lig maçlarında Valenica santrfor mevkiinde sırıtmıyor ancak Avrupa maçlarında rakiplerin kalitesi artıkça Ekvatorlunun bu mevkideki yetersizliği açıkça görülüyor. F.Bahçe’nin bir diğer sorunu da Mert Hakan. Son maçlarda ilk 11’de yer bulan Mert Hakan, bir türlü takıma faydalı olamıyor; bal yapmayan arı misali gibi… Pelkas’ın da Mert Hakan’dan bir farkı yok. Nerede geçen yılki Pelkas?

Galatasaray’da golü kim atacak?

Fenerbahçe gibi Galatasaray’da gol sorunu yaşıyor. Fatih Terim’in çok beğendiği Halil ve Kerem çok enerjik olmalarına karşın, takım oyunu konusunda zaafları var. Pozisyon bulmalarına rağmen, rakipler için çok büyük tehdit oluşturmuyorlar. Rakipler iyi bir takım savunması yaptığında bu ikili kayboluyor. Bu gerçek Marsilya maçında bir kere daha ortaya çıktı. Terim’in mutlaka ilk 11’de, fizik olarak oldukça güçlü Diagne’ye yer verip, Kerem ya da Halil ikilisinden birini Senegalli’nin yanında oynatması gerekiyor.

Terim’in güvendiği Rumenler da pek ihtiyaca cevap verecek gibi durmuyorlar. Marsilya maçında Cicaldau ve Morutan, çok vasat bir görüntü sundular. Yedek bekleyen Emre Kılınç, ilk 11’de başlasaydı iki Rumen’den de daha verimli olabilirdi. Şans faktörünün Marsilya’da Galatasaray’ın yanında olması, Terim’in yanlış oyuncu tercihlerine karşın 1 puanı Cim Bom’a getirdi. Ancak şans faktörü her zaman Galatasaray’ın yanında olmayabilir…