Coşkun Demirbakan: “Burada ‘Kurtuluş Savaşı’ gibi bir şey yaşanıyor”  

TFF 1. Lig ekiplerinden Eskişehirspor’un teknik direktörü Coşkun Demirbakan, “Eskişehirspor büyük bir camiadır ancak şimdilerde seviye düşmüş. Önce Eskişehirspor’un itibarını yerine getirmemiz gerekiyor.” dedi.

Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Eskişehir Şubesinin organize ettiği kahvaltılı basın toplantısına katılan Eskişehirspor Teknik Direktörü Çoşkun Demirbakan, “Burada artık kurtuluş savaşı gibi bir şey yaşanıyor. Artık bu parti şu parti demeyelim. Herkes Eskişehirspor etrafında birleşsin. Bu kulübe sahip çıkalım. Bu şehrin göz bebeği Eskişehirspor’dur” dedi.

Osmanlı 1453 Kafe’de düzenlenen toplantıda Eskişehirspor Teknik Direktörü Demirbakan, 69 puanlık bir maç maratonu kaldığını,30 puanı dahi kaybetseler ligde kalabileceklerini, kimsenin

1-2 maç kaybettik diye telaş yapmamaları gerektiğini de söyledi.

GEÇMİŞİ UNUTMAYALIM

Ligde kalabilecek sezon sonunda başarıya ulaşabilecek bir kadroya sahip olduklarını da kaydeden Demirbakan, başarı zor şartlarda elde edilebileceğini de vurgu yaparak konuşmasına şöyle devam etti:

“Ben maç kazanmayı ne kadar istersem isteyim takımın ne yapmak istediği önemli. Eğer onlar yapmak istemezse benim isteğim havada kalır. Eskişehirspor’a layık olmaya çalışacağım.

Bundan sonra Eskişehir’e yakışan, güvenilir, sözü geçen ve lobisi olan bir yönetimin göreve gelmesini istiyorum. Gerçekleri açıklasınlar, tutarlı olsunlar. Eskişehirspor büyük bir camiadır.

Ama şimdi seviye düşmüş. Önce Eskişehirspor’un itibarını yerine getirmemiz gerekiyor. Ama geçmişi unutmayalım. Geçmişte çok hata yapılmış. Ama bunları unutmayalım. Yarın yine yükselişe geçersek geçmişteki hatalar gözümüzün önüne gelsin ona göre adımımızı atalım.

Eskişehirspor tombaladan para kazanıyordu. O günlerden bir yere gelindi.”

“BÜYÜK ÖZVERİYLE  MÜCADELE EDİYORLAR”

Geçmişte yapılan bir takım hatalar nedeniyle Eskişehirspor Kulübünün bugün sorunlar yaşadığına da dikkat çeken Coşkun Demirbakan şöyle devam etti:

“Lale devrinde de yapılan hatalardan bu haldeyiz. Süper Lig’deyken maç primi 500 bin liraydı.

Adam başı 100 bin lira primleri dahi duyduk. Böyle olmamalıydı. Ben maç kazanmayı ne kadar istersem isteyim takımın ne yapmak istediği önemli. Eğer onlar yapmak istemezse benim isteğim havada kalır. Şimdiye kadar bizim takımımızda futbolcularımız büyük özveriyle mücadele ettiler ve ediyorlar da. Antrenman ve maç disiplinleri üst seviyede. Mesleklerine duydukları saygıya minnettarım. Eskişehirspor’un ismine, büyüklüğünü göz önünde bulundurarak mücadele ediyorlar.”

“69 PUANLIK MAÇ MARATONUMUZ VAR”

“69 puanlık bir maç maratonumuz var. Biz bir 30 puanı dahi kaybetsek ligde kalabiliriz” diyen

Demirbakan,” 25 puan dahi kaybetsek rahat bir şekilde bu ligde kalabiliriz. Yani 1-2 maç kaybıyla kimse telaş yapmasın. Ligde kalabilecek sezon sonunda başarıya ulaşabilecek bir kadroya sahibiz. Başarı zor şartlarda elde edilir. İnsanlar Jurgen Klopp’ü örnek gösteriyor.

Klopp’ün çalıştırdığı takımda futbolcu, personeli parasını tam zamanında alıyor. Orada tabi başarı gelir. Ama bizim şartlarımıza bakın. Benim futbolcum sabah 6’da yatıyor. Ne yapacağım nasıl geçineceğim diye. Bu şartlarda sahaya çıkıp mücadele ediyor. Şartlar bir değil. Bunu benle

aynı kaderi paylaşan antrenör arkadaşlarım içinde söylüyorum. Sırf ben yaşamıyorum bu sıkıntıları. Almanya’yı Fransa’yı örnek gösteriyorlar. Onların yapabildiklerini yapmak için senin futbolcunun gece kafasını rahatça yastığa koyması lazım. Bizim futbolcumuz benim alacağım bugün gelir mi, gelmez mi diye gece yatarken düşünüyor. Benim futbolcum sorunlu yatıyor. Takımın primi maçtan sonra düzenli bir şekilde yatsın biz bu işi Nisan ayında bitiririz. Bundan sonra gelecek yönetim buna dikkat etmeli. Bu prim sisteminin ne olduğunu ben iyi biliyorum. Daha önce böyle şeyleri yaşadığım için bunları rahatça söyleyebiliyorum. Daha önce Süper Lig’e çıkarttığım takımda 34 hafta sadece prim aldık ve şampiyon olduk. Yeter ki huzur olsun. Sistemin adı huzurdur. Futbolcu geceleyin kafası rahat bir şekilde yatsın yeter. Artık herkes birleşsin. Burada artık kurtuluş savaşı gibi bir şey yaşanıyor. Artık bu parti şu parti demeyelim. Herkes Eskişehirspor etrafında birleşsin. Bu kulübe sahip çıkalım. Bu şehrin göz bebeği Eskişehirspor’dur” dedi.

“KULÜBÜN İTİBARINI YERİNE GETİRMELİYİZ”

“Yaşam felsefemde mazeret ve bahane yok” diyen Eskişehirspor Teknik Direktörü Coşkun

Demirbakan siyah-kırmızılı kulübe layık olmaya çalışacağını da kaydederek konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:

“Eskişehirspor’a layık olmaya çalışacağım. Bundan sonra Eskişehir’e yakışan, güvenilir, sözü geçen ve lobisi olan bir yönetimin göreve gelmesini istiyorum. Eskişehirspor’u dürüst kişiler yönetsin. Gerçekleri açıklasınlar, tutarlı olsunlar. Eskişehirspor büyük bir camiadır. Ama şimdi seviye düşmüş. Önce Eskişehirspor’un itibarını yerine getirmemiz gerekiyor. Ama geçmişi unutmayalım. Geçmişte çok hata yapılmış. Ama bunları unutmayalım. Yarın yine yükselişe geçersek geçmişteki hatalar gözümüzün önüne gelsin ona göre adımımızı atalım. Eskişehirspor tombaladan para kazanıyordu. O günlerden bir yere gelindi. Sonra lale devri yaşandı. Lale devrinde de yapılan hatalar yüzünden şimdi bu haldeyiz. Süper Lig’deyken maç primi 500 bin liraydı. Adam başı 100 bin lira primleri dahi duyduk. Böyle olmamalıydı. ”

“İKİNCİ YARIYA DAHA UMUTLA BAKACAĞIZ”

Türkiye Spor Yazarları Derneği Eskişehir Şubesi Başkanı Sadi Seda ise, Eskişehirspor sezon başından bu yana çok zor günlerden geçtiğini belirterek şunları söyledi:

“Coşkun hocamız bu zor günde başına geçti. Futbolcu kardeşlerimizle bir şeyler yapmaya çalışıyor. Eksi 9 puandan +1 puana geçtik. İnşallah devre arasına kadar 12-13 puan daha toplayıp ikinci yarıya daha umutlu bakacağız. Biz hocamıza güveniyoruz. Bugünkü toplantıya katıldığı için Coşkun Hocama teşekkür ediyorum. Ayrıca bize kapılarını açan Osmanlı

1453 kafenin sahibi Kamil Eder’e teşekkür ediyoruz.”