Anlat Yalanı Göreyim İnananı
Rusya Ukrayna’ya saldırdığında askeri operasyonun, çok kısa bir süre içerisinde tamamlanacağını söylemişti. Ancak hesaplar tutmadı. Sözde lokal olarak başlatılan operasyon, bloklar arası bir savaşa dönüştü. Rusya eski Sovyet topraklarından bahsederek bazı Avrupa ülkelerine şantaj yaptı. Cepheye sürülen tanklara eski Sovyetler Birliği bayrağı çekildi. Böylece Amerika’nın eline sağlam bir koz verilmiş oldu. Bu sefer de Amerika, NATO üzerinden Avrupa ülkelerini korkutmaya başladı.
Savaşın tüm Avrupa’ ya yayılma endişesi pompalanarak, tüm Avrupa Rusya’ya düşman edildi. Aslında bu savaş, Amerika ile Rusya’nın savaşıydı. Fakat Amerika bu savaşta NATO‘yu açıkça kullanıyordu. NATO üyesi olmayan Avrupa ülkeleri korkutularak, üye olmaya zorlanıyordu. Bir anda patlak veren savaş piyasaları da vurmuştu. Hisse senetleri çakılmış, petrol fiyatları fırlamıştı. Tahıl siloları vuruluyor, buğday tarlaları ateşe veriliyordu. Kaos çıkarmak için her yol deneniyordu.
Satranç Oynuyorlar
Rusya ve Ukrayna’dan milyonlarca insan savaş korkusuyla başka ülkelere sığındı. Asker olmamak için kolunu bacağını kıranların sayısı da başka bir yekûn. Bu kaçışların esas sebebi, patlayan bombalardan çok ortaya atılan birtakım yalanlardı. Sivilleri hedef alındığı ve insan hakları yaygarasıyla Rusya aleyhinde kamuoyu oluşturuluyordu. Rusya elbette masum değildi. Ancak esas canavarlar onu bir canavar olarak göstermeye çalışıyorlardı. Belki de böylece kendilerini temize çıkarıyorlardı. Asılsız ve abartılı iddialarla Rusya bir ölçüde sindiriliyordu. Çok kısa bir zamanda bitmesi gereken savaş, 21 martta iki senesini dolduracak. Rusya’nın savaşı kaybetme düşüncesi öne çıktığında, İsrail Gazze’ye saldırdı. Rusya fırsat bekliyormuş gibi, Ukrayna topraklarına tekrar yüklenmeye başladı. Danışıklı dövüş diyenler haksız sayılmaz. Satranç oynuyor gibi al atı, ver fili şeklinde pazarlıklar kesintisiz devam ediyor diye düşünüyorum.
Bunun Adı Soykırımdır
İsrail aylardır Gazze‘ye en gelişmiş hatta kullanımı yasaklanmış bombalarla saldırıyor. Okullar, camiler, kiliseler ve hastaneler vuruluyor. Gazze’de sağlam bina kalmadı. Binlerce insan öldürüldü, binlercesi yaralandı. Öldürülenlerin büyük bir kısmı kadın ve çocuklardan oluşuyor. Bunun adı bir savaş değil bu haliyle olsa olsa soy kırımdır. Ukrayna’da ölen siviller için avazı çıktığı kadar bağıran batılı ülkeler, destek vermek için birer birer İsrail’e uçtular. Silah ve mühimmat olup Tel Aviv’e yağdılar. Yetmedi ceplerine para sıkıştırdılar. O da yetmedi, avukatlığını yaptılar.
Aynı Yalanları Söylemeye Devam Ediyorlar
Aslına bakarsanız dünyayı sabıkalı devletler yönetiyor. Bu devletlerin birbirinden habersiz adım attıklarını zannetmiyorum. Birbirinden üstün silah ve donanımları var. Ancak yine de en büyük silahları propaganda. Belki de yalan veya düzmece demek daha uygun olacaktır. Köle ticareti yapan, sömüren, demokrasi götürme vaadiyle gittiği ülkeleri yakıp yıkan bir ülkenin insan hakları savunucusu olması mümkün mü? Düne kadar siyahi vatandaşıyla aynı kilisede bile gitmeyen hastalıklı zihniyet, kendini medeni zannediyor. Son Gazze saldırısı maskelerini düşürse bile aynı yalanları söylemeye devam edeceklerdir. Ancak esas sorun, artık bu yalanlara kaç kişi inanacaktır.
Sağlık ve huzurla kalın.