Hem İsviçre hem de Galler; ikisi de şaşırttı!

Grubumuzda oynanan diğer maçta İsviçre ile Galler 1-1 berabere kaldılar. Maçın favorisi İsviçre’ydi. Ancak Petroviç’in talebeleri, “Biz bu maçı nasıl olsa kazanırız” havasında oynayınca sürpriz sonuç kaçınılmaz oldu. Türkiye maçı öncesi Galler, Bakü’de moral depoladı.

İsviçre’nin Galler engelini, çok fazla zorlanmadan farklı bir skorla geçeceğini düşünüyordum. Yanıldım! Beni yanıltan İsviçreli futbolcuların laubalilikleri oldu. İlk yarı skoru belki 2-0 ya da 3-0 olacak maç, devre 0-0 sonuçlandı. Çift santrfor oynayan İsviçre’de, tecrübeli golcü Seferoviç net pozisyonları değerlendirmedi. Bu olumsuzluğun nedeni, Benficalı golcünün aşırı özgüveniydi. “Bu Galler’e nasıl olsa en az 1 gol atarım” mantığıyla oynayıp “0” çekti!

Kötü Shaqiri İsviçre’yi bozdu

İsviçre’nin gol üretememesinin bir diğer nedeni de, Liverpool’lu Shaqiri’nin son derece dağınık futboluydu. Takımın hücum beyni olarak görev yapan Shaqiri, sahada kaldığı süre boyunca hiçbir varlık gösteremedi. Bu olumsuzluğa 66 dakika dayanabilen İsviçre teknik direktörü Petkoviç, elindeki en önemli silahı kenara çekip Zakaria’ya görev verdi.  Genç oyuncu, Shaqiri’ye göre daha faydalı oldu.

Galler sınavında İsviçre’nin en iyisi, Seferoviç ile birlikte çift santrfor oynayan Embolo’ydu. 5 sezondur Bundesliga’da kariyerini sürdüren 24 yaşındaki Kamerun asıllı İsviçreli, 90 dakika boyunca Galler savunmasını yerle bir etti. Takımının tek golünü atan Embolo, 2-3 pozisyonda da takım arkadaşlarına çok uygun gol paslar vermesine karşın, takım arkadaşları bunları değerlendiremedi. Bu gol paslarını değerlendiremeyenlerden biri de Seferoviç’ti.

Tek gol İsviçre’ye yetmedi

İkinci yarının hemen başında 1-0’lık skor avantajını yakalayan İsviçre, maçın son 30 dakikalık bölümünde bu tek golün kendilerine yeteceği düşüncesiyle oyun temposunu düşürerek oynadı. İsviçre’nin bu yanlış stratejisi, Galler’i maça ortak etti. Önce oyunda dengeyi sağlayan Bale ve arkadaşları, son 15 dakikada da skoru eşitlediler. Galler’in pivot santrforları Moore ile attıkları gol, İsviçrelilerde tam bir ŞOK etkisi yarattı.

Tekrar öne geçmek için büyük gayret gösteren Embolo ve arkadaşları, Galler savunmasını, özellikle de kalecisini geçmekte ve pozisyon üretmekte zorlanınca maç 1-1’lik eşitlikle son buldu. Bu skor, maç sonrası Roma’ya uçan İsviçreliler de bir moral bozukluğuna neden olurken, Çarşamba günü Bizim Çocuklarla karşılaşacak Galliler için ciddi bir moral kaynağı oldu.

Galler küçümsenmemeli!

Kağıt üzerinde bu grubun en zayıf takımı olarak gözüken Galler, İsviçre maçından aldığı 1 puanla, kesinlikle kolay yutulur bir lokma olmadığını gösterdi. Her ne kadar, EURO2016’nın yarı finalisti Galler’in oyun stratejisinde Bale ve Ramsey önemli isimler olarak ön plana çıksalar da, Premier League patentli D.James, Ward, B.Davies gibi futbolcular da çok önemli katkı verebiliyorlar. Bu gerçek İsviçre maçında çok açık bir şekilde görüldü. Çok dikkat etmemiz gereken bir Galler maçı bizi bekliyor diyebilirim. Eğer İsviçreliler gibi “Kazanırız” havasında çıkarsak, Roma’da olduğu gibi kardeş ülke topraklarında da büyük bir hüsran yaşarız.