Fenerbahçe’de İstikrara Devam, Gerisi Teferruat

Son haftalarda üstün futbolu ve galibiyetleriyle İsmail Kartal’lı Fenerbahçe, Kadıköy’de yeni bir mücadeleye çıkacaktı. Rakip küme düşmeme mücadelesi veren Göztepe idi.

Hüseyin Tokmak

Maça beklenilenin aksine, Göztepe önde presle başladı. Rakibinin üzerinde baskı kurup sürpriz gol bekliyordu. Pozisyonlarda buldular ancak Fenerbahçe buna çok çabuk bir şekilde, Serdar Aziz’in şık kafa vuruşu ile verdi, 4. dakikada 1-0.

Golden sonra Fenerbahçe karekterli oyun anlayışını sürdürdü. İşte bu anlamda geçen günlere yazık oldu demeden geçemeyeceğim.

Zira; Pereria ile yollar ayrıldıktan sonraki maalesef boşa geçen zaman ve haftalar; Fenerbahçe’nin o dönem saha içi gerek taktik gerekse otorite boşluğundan dolayı puanlar kaybetmesine de neden oldu.

O dönemki hocalara asla bir şey diyemem. İyi niyetlerinden de şüphem asla olamaz ancak bazı gerçekleri de söylememiz, yazmamız gerekir.

İşte İsmail Kartal hocanın geri getirilmesi ile gelinen nokta ortada, başarı da ortada.

İsmail hoca şapkadan tavşan elbette ki çıkarmadı.

Ancak İsmail hoca önce mental anlamda müdahale etti. Kendilerine olan güvenlerini kaybeden futbolcularına olan güvenini belli etti, onlarla konuştu. Değer verdi, değer gördü.

Şimdi yönetim bir karar aşamasında. Çeşitli isimler geçiyor basında. Açıkça söylemek gerekirse; tekrar yeni bi maceraya girmek yerine başarılı performansı ile Fenerbahçe’de olumlu anlamda bir çizgi yakalayan İsmail Kartal ile devam etmek, en doğru karar olacaktır. Taraftar, camia İsmail Kartal’ı seviyor ve istiyor.

Maça gelince Fenerbahçe karşısında direnen, asla pes etmeyen ve futbolu çirkinleştirmeden oynayan bir Göztepe gördüm.

Bu güzel bir gelişme idi. Benim futbol anlayışımda her zaman göze hoş gelen mücadele ve azmi vardı. Göztepe de, Kadıköy’de bunu gösterdi. Belki küme düşebilirler, ancak İzmir’in güzide ve değerli kulübü önümüzdeki sene tekrar süper lige de dönebilir.

Dakikalar 68’i gösterirken Fenerbahçe’nin başarılı genç futbolcusu Arda Güler oyuna girerken trübünler ayakta alkışlıyordu. Arda sesleri yoğundu ve olmayan şeyler oluyordu. Belki de ilk kez altyapıda ter akıtan bir genç, oyuna girerken ayakta alkışlanıyordu. Türk futbolunun bir dönemine imzasını atacaktı, kim bilir. Pırıl pırıl bir genç olan Arda oyuna girdi ve farkını ortaya koydu. Arkadaşları ile uyumu, pas alışverişi, yerinde yaptığı güzel hareketler ile takıma katkısı, kendini yine belli etmişti. 80. dakikada Arda Güler’in ortasında Rossi topa müdahale edemedi, daha sonra oyun durduğu anda Var’dan gelen uyarı neticesinde Rossi’ye rakip takım oyuncusunun sert hareketini

tespit eden hakem Yasin Kol penaltı kararına hükmetti ve Moubandje’de kırmızı kart ile oyun dışı kaldı.Topun başına İsmail Kartal’ın direktifi ile Arda Güler geçti ve şık bir vuruşla durumu 2-0’a getirdi. İsmail Kartal’ın bu davranışı, Arda’ya olan güveni, çok değerli idi.

Golden sonra girdiği pozisyonlardan yararlanamayan Fenerbahçe, Göztepe karşısında 3 puanı 2 golle alarak haftayı da galibiyetle kapadı, 2-0.