Morinho İlk Dersini Aldı

Lig lideri Galatasaray Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu stadında oynanan maçta rakibini 3-1 mağlup etti. 32 maç sonra yenilen Fenerbahçe hem rekor dizisini, hem de üstün göründüğü oyunu, hem de psikolojik üstünlüğü kaybetti. Morinho ilk dersini aldı diye başlık attım ama bu yanlışları yapmaya devam ederse daha çok mağlup olur.

Galatasaray, lider olarak gittiği Şükrü Saraçoğlu stadında çok akıllı ve Fenerbahçe’nin zaaflarına saldıran bir oyun yapısıyla rakibini sahadan sildi.

Maçın yıldızı Gabriel Sara’dan Torreria’ya, Barış Alper Yılmaz’dan Yunus Akgün’e tam takım ruhu taşıyan Galatasaray, oyun içinde daha az topla oynamasına, daha az akın yapmasına ve daha az yorulmasına rağmen Fenerbahçe’ye unutulmaz bir mağlubiyet yaşattı.

Okan Buruk dersine iyi çalışmış…

Fenerbahçe’nin orta sahası ile defansının arasında büyük boşluklar bıraktığına bakmış ve oraya baskı yaptırdı. Çıkarken de Fenerbahçe rahat top yapamadı. O boşluklar Fred’in girişiyle biraz düzeldiyse de maç boyu devam etti.

Galatasaray ve Okan Buruk’u tebrik ediyorum. Hem geçen yıl evinde 1-0 yenildikleri ezeli rakibinden rövanşı aldı. Hem de Morinho’ya hocalık dersi verdi.

Okullar yeni açıldı. Ligler yeni başladı ama dünyaca ünlü hoca Morinho dersler başlamadan sınıfta kaldı.

Bir de “Onlar daha çok gol attıkları için kazandılar” gibi garip bir açıklama yaptı.

Eğer bu bir tercüme hatası değilse çok komik…

Ömrünü futbolun içinde geçirmiş bir adamın futbol maçında sonucu belirleyen yegane ögenin gol olduğunu bilmemesi garip değimli?

Jose Morinho, Fenerbahçe’ye hoca olduğu günden itibaren ne zaman bir mikrofon uzatılsa veya kurallar gereği açıklama yapma aşamasında hep Galatasaray’a saldırdı.

Sözleşme yaparken artık kim ne dediyse adamın geldiğinden beri gözü Galatasaray ve başarılarında…

Kendisi İzmir’de 2-0 önde olduğu maçı neden 2-2 bitirdiğini daha kimseye anlatamamış iken, kendi takımı ile ilgili ne kadar eleştiri varsa da onlara cevap vermezken, Galatasaray ve başarılarına dil uzattı.

Hiç bişey söylemese karnından konuştu.

Yanlış anlamalar ve farklı yorumları içinde barındıran açıklamalar  yaptı.

Bu dünyaca ünlü hocaya sorularım var.

1-Geçen yıl 99 puan toplamış bir takımın defans blokunu, becao Djiku ikilisini neden bozdun? Çağlar’a kontrat yapılırken “Sen hatalar yapsan da forman garanti” gibi bir söz mü verdiniz ki bunca hataya rağmen onda ısrar ediyorsun?

2-Orta sahada Symanszki formsuz ve bloklar arası kopukluğun sebebi iken, al da at denilen bir pası dağlara taşlara attığını görerek onu neden oyunda tutmaya devam ediyorsun?

3-İrfan Can Kahveci bu takımın çok önemli bir parçası…Geçen yıl ki başarıları belli. Neden İrfan ilk onbir oyuncusu değil?

4-Sezon başında büyük umutlarla alınan Cengiz Ünder’i “Satın” diyen benmiyim?  Şimdi neden Cengiz oyuna 3-1’den sonra “kurtarıcı” diye giriyor?

5- Tadic’den faydalanmak adına neden bir plan geliştirmiyorsun?

6-20 milyon Euro’ya aldığın santraforunun yerinde gözden çıkardığın Batshuayi olsaydı belki seni kurtarırdı.

7- Altıncı haftası oynanan Lig’de milli takım aralarında da çalışma şansı bulan sen hala neden takıma kişilik kazandıramadın?

Fenerbahçe taraftarı sabırsızdır.

Başlarken Galatasaray’a atıp tutmakla biraz gaz aldın ama senin takıma bişey veremediğini taraftar da görüyor.

Benden söylemesi…