Wushu Federasyonu!  

Türkiye Wushu Federasyonu’nda  Başkenvekilliği yapan Abdurrahman Akyüz, yönetimindeki federasyon artık hizmet veren bir federasyondan çıkıp bir şirket halini almıştır.

Yazan: Kemal Yolcu

Dünü bilmeyen Bugünü anlaması zor.

Wushu spor dalı köken itibari ile Çin’in sporu ve her spor dalın da olduğu gibi burada da kültürel yayılmanın en iyi yöntemi spordur.

Çin de bunu iyi kullanıyor. Diğer ülkeler de olduğu gibi Kungfu yeniden sentezlenmiş hali ile Wushu adı altında önce Avrupa’da sonra dünya da federasyon oldu. Buraya kadar her şey kronolojik bir sıralama diye biliriz.

Konu olimpiyat oyunları olunca tüm dünyada etkin ve dünya ülkelerinin de etkin olması ve demokratik bir yapıya sahip olunması gerekmektekir. OIC bünyesine kabul edebilsin Wushu’yu (Dikkatinizi çekti ise ilk önce Avrupa’da federasyon kuruldu sonra Dünya da kuruldu.) 2011 yılında seçim Ankara’da Dünya Wushu Federasyonu seçimi yapıldı. Dünya Wushu Federasyon seçimlerine Avrupa’da aday çıkardı. Böylece demokratik bir seçim olacak biri Asya’dan diğeri Avrupa’dan iki aday yarışacak ve seçimin galibi Asya’dan olan aday kazandı. Kaybeden Avrupalı aday ise seçimden sonra Dünya Federasyonu Başkan yardımcısı oluyor. Türkiye Wushu Federasyonu ise bu seçimlerde Asya’dan yana çalışma yapıyor Avrupa’ya karşı, kim var Avrupa’da Raymon Simit EWUF Başkanı ve Patrikhane Wangol EWUF sekreteri.

(“Abruddahman Akyüz, “2011 Dünya Şampiyonası’nda Dünya Federasyonu Kongresi yapıldı ve bu kongrede Türkiye, Çin kanalıyla beraber Avrupa Wushu Federasyonu yöneticilerine karşı mücadele etti ve seçimi biz kazandık. Ondan sonra Avrupalıların bize karşı bir husumeti olduğunu gördük ve bize karşı bir takım düşmanlıklar yaptılar.”) Peki kime karşı kimi desteklerdik şimdi kimle birliktelik yaparak neyi değiştirmek istiyoruz; “Biz şimdi bu sporu kötü niyetli insanların elinden alınmasını artık bir zaruret olduğunu düşünüyoruz ve bu şekilde harekete geçtik. 2014 yılında başladığımız girişimi artık sonuçlandırmaya karar verdik. Şimdiki federasyon artık hizmet veren bir federasyondan çıkıp bir şirket halini almıştır. Biz şimdi eskiden güzel şekilde işleyen federasyonun devamını kurduk.” Ee ne değişti peki diye sormak gerekmez mi ,neden hep kaybeden taraftayız bunun bir anlamı yok mu diye sormak gerekiyor.