“Türk Tekvandosu Avrupa’nın Zirvesinde”  

15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Yıldızlar Türkiye Tekvando Şampiyonası’nda açıklamalarda bulunan Türkiye Tekvando  Federasyonu Başkanı Metin Şahin; Spor Meydanı Gazetesinin Yazı İşleri Müdürü Muzaffer Batumlu’ya Türk Tekvadosunun nereden nereye geldiğini, lisanlı sporcu sayısını 400 bini aştığını belirtti.

 Benim yetişme standardım var 16 yıl milli takım hayatım oldu. Bu süreçte büyük başarılara imza attık. Eğitim hayatımda yine spor eğitimini seçtim. Üniversitede spor akademisinde okuduktan sonra master ve doktora çalışmalarımı yine spor üzerine yaptım. Selçuk Üniversitesinde Doçent Doktor olarak akademisyenlik hayatımı sürdürüyorum. Bilim ve Sporun ayrılmaz bir bütün olduğunu düşünüyorum.

Bilginin bu konuda en büyük güç olduğuna inanan insanlardan birisiyim. Öğrencilik hayatım boyunca kendi antremanlarımda bilimsel metodlarla ne kadar kendimi geliştirebilirim, kendimizi nasıl daha ileriye götürebiliriz düşüncesi içinde bilimin devam etmesi noktasında gayret içinde oldum. İdari görevler ve eğitim çalışmaları ile birlikte spor hayatım bayağı zor oldu ama hepsini bir sıraya koyarak başardım. Ve arkasından sporculuk hayatım bittikten sonra çeşitli görevlere aday oldum. Ancak 2003 yılında Federasyon Başkanlığına seçildim.

Bugün 4. Dönem federasyon başkanlığına devam ediyorum

Bulunduğum dönem içinde Türk Tekvandosunu bütün enerjimle geçmişten gelen tecrübemle birleştirerek, bilimsel verilere dayandırarak Tekvandoyu Türkiye’de dünyanın zirvesine, olimpiyatın zirvesine nasıl taşıyabiliriz projelerinin içinde oldum. Bu konuda bütün kulüplerimizle paydaşlarımızla ciddi çalışmalar yaptık. Geldiğimiz noktada Türkiye’de en çok lisanslı sporcusu olan federasyonlarından birisiyiz. Bununla da gurur duyuyorum. Bu harmanın içinden çıkan gençlerin eğitimi noktasında teknik direktör Ali Şahin ve teknik heyetimizle ciddi bir çalışma yaptık.

Bu çalışmalar sonucunda 4 olimpiyat, 2004-2008-2012 ve 2016’da toplam 6 madalya aldık. Üstelik kotalarımız çok düşüktü. Bu kotalarla çok ciddi yarışmalarda kotaları almak olimpiyata gitmek, olimpiyatta derece yapmaktan daha zordur bizde kota azlığından dolayı. Ama bunu da başardık. Bazen 3 bazen 4 ya da bazen 2 sporcu ile katılmak nasip oldu. En son olimpiyatta 2 arkadaşla katıldık. Kadınlarda ve erkeklerde olimpiyat 3.’lüğü nasip oldu. Yetinmiyoruz,  Avrupa ve Dünya şampiyonluklarında zirvedeyiz ve Avrupa’nın en başarılı ülkesiyiz.

Avrupa Şampiyonalarının bütün kategorilerinde yıldızlar, gençler ve büyükler bazında başarılıyız. Bu şampiyonalarda ya birinciyiz ya da ikinciyiz. O standarttan düşmüyoruz. Ciddi bir altyapıyı yönlendirme noktasında federasyon çok iyi çalışıyor. Bu arada gençliğin spora katılması noktasında projeler üretiyoruz. Avrupa Birliği’nin projelerinden tutunda, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bütün projeleri noktasında elimizden gelen bütün gayreti gösteriyoruz.

Tekvando Federasyonu yönetim kurulu üyeleri ve alttaki kadrolar çok büyük bir teşkilat

Bu teşkilatın sistem içinde ürettiği bu büyük başarı ortak bütün kulüplerin ve kişilerin ortak başarısıdır. Biz yukarda başkan olarak koordinasyonu başarıyla yerine getirdik. Geçen hafta düzenlenen dünya şampiyonasında yakalanan büyük başarı yapılan büyük altyapının neticesinde tezahür etmiştir. Hiçbir başarı tesadüfi değildir.

Göreve geldiğimiz dönemden itibaren Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde Tekvando-Doğu isimli bir proje yürüttük. Bu proje kapsamında Siirt, Batman, Şırnak, Diyarbakır, Mardin ve diğer illerde antrenör olmayan illere antrenör temin ettik.  Malzeme yardımı yaptık. Çalışma alanlarına katkılar sağladık takip ettik. Gelinen nokta itibariyle o illerde sporcu sayısında Tekvandocular birinci sıradalar. Mesela Siirt’te 3 bin’in üstünde lisanslı Tekvandocu var. İnsan bunu söylediğinde inanamıyor. Ama orada il müdürü ve bizim temsilciliğimizin verdiği destekten dolayı müthiş bir patlama olmuştur. Burada neyi amaçlıyoruz. Ülkemiz üzerinde oynanan karanlık oyunların ve bizim gençlerimiz üzerinde kötü emelleri ve eğitimlerinin önüne geçmeye çalışıyoruz. Türkiye’mizin bayrağına ve istikrarına hücum edenlere karşılık oradaki gençleri bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz. Bunun içinde ciddi bir çalışma yaptık. Orada bulunan salonlarda her genç içeri girerken Türk bayrağına selam verir. Ülkesine göz dikenlere karşı sadece bir yarışma sporcusu olarak yetişmez, o eğitimi de alır. Bunu amaçladık. Çünkü her türlü imkanı devletimiz karşılarken, bazı nifak odakları terör grupları gençlerimizi etkisi altına almaya çalışıyor buna karşılık biz bir bağımsız federasyona projeler ürettik. Sayımız bellidir. Doğu’dan çok büyük şampiyonlar çıktı. Bu proje kapsamında bu gün dünya olimpiyat ikincisi Nur Tatar, Van’dan yetişmiştir.  Ve kendisi ülkesini seven, istiklal marşı çalınırken ağlayan, ülkesinin bütün değerlerine sahip çıkan çok ciddi bir sporcudur. Bu bilinçlendirmeyi yapmadan, farklı emellerle o bölgede çalışan terör örgütlerinin atmış olduğu tohumlara karşı bir çalışma yapmış oluyoruz.

Gücümüzün yettiği kadar mücadele ediyoruz

Doğu Anadolu’dan bir sürü Türkiye ve Avrupa şampiyonu gençler çıktı. Hepsi de devletine ve bayrağına bağlı gençler. İstiklal marşını okutmaktan haz duyan vatansever gençler.  Bu ülkede bizi parçalamak ve bölmek isteyenlere karşı birlik ve beraberliğimizi sürdürmek zorundayız. Hiçbir ırk ayrımına bakmadan inanç birliği içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Bu proje devam edecek. Projeye büyük sponsorların yanında Kore Büyük Elçiliği’de destek veriyor. Gücü yetmeyen gençlerimizin spora katılımında destek vermeye devam edeceğiz. Bu konuda bakanlığımıza sonsuz teşekkür ediyoruz. Sayın Spor Bakanımız Akif Çağatay Kılıç’a bize verdiği destekten ötürü teşekkür ediyoruz. Çünkü biz bir federasyonuz. Devletimiz bize bu katkıyı vermezse bizim bu projeleri yürütmemiz mümkün değildir. Verilen desteklerle Van’dan dünya olimpiyat ikincisi çıkarken, Konya Beyşehir’den de şampiyon çıkıyor.

Bu Tekvandonun coğrafi alanda ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Sadece illerde değil, ilçelerde de faaliyet yapıyoruz. Eğer bir değer katıyorsa bu spor branşı bunun sürekliliğini sağlamaya çalışıyoruz. En başarılı olduğumuz konu, sürekli başarıyı sağlamakta başarılıyız

Dün 10 sene önce Tekvandoya başlayan sporcu dünya şampiyonu oluyorsa, burada başarı sporcuyu ve disiplini kaybetmememiz üzerinedir. 2012’de olimpiyat ikincisi olan bir kızımız, 2016’da dünya olimpiyat şampiyonu oluyorsa performansı devam ettirme noktasında müthiş bir başarıdır bu.

Burada teknik heyet ve teknik görevlilerimizin performansını devam ettirme noktasında çok büyük sorumluluklar düşüyor. Şu analizi yaptığımızda dünyada bütün teknik çalışmaların hepsinin takibini yapıyoruz. Mesela hangi ülke başarılıysa bizden farklı ne yapıyor? Onların hepsini gözlemliyoruz. Çalışmalarını takip ettiriyoruz. Daha iyi nasıl yapabilirizin hesabındayız. Bu kıyaslamalardan çıkan neticelerde sporcularımızı yıpratmadan daha üst düzeyde başarılarını geliştirme noktasında teknik heyet, teknik direktörlerle çalışıyoruz. Teknik direktörümüz Ali Şahin zaten bir öğretim görevlisi. Akademisyen ve bu konuda master yapmış eski bir Avrupa şampiyonu. Dünya ikincisi ve iki olimpiyat görmüş bir mili sporcu olarak bugün antrenörlük yaptığı için olayı özümsemiş durumda. Ağır sıklette iki defa Avrupa şampiyonu olmuş, dünya olimpiyat ikinciliği olan, sonrasında 4.’üncü olmuş,uzun yıllar ağır sıklette şampiyonluklardan şampiyonluğa koşan çok önemli bir spor adamından bahsediyoruz.  Ali Şahin aynı zamanda 20 yıldır antrenörlük yapan üniversite bazında milli takımları çalıştıran ve yurtdışına götüren ve dünya şampiyonlarını çıkaran tecrübeli bir hocayla çalışıyoruz. 2013 yılında dünyanın en iyi Tekvando Antrenörü seçilerek klasını ispat etti. 38 bin oy alarak birinci oldu. Geçmişten getirdiği sporcuların başarılarından dolayı bu ödülü aldı. Bugünde şu şampiyonada Kore’den sonra ikinciliği aldığı için milli takımımız, hocamız yine dünyanın en başarılı 4’ncü antrenörü seçildi. Bu bütün teknik heyetimizin başarısıdır. Neticede bu başarı nereye akar, Okyanusa akar. Burada olimpiyata 3 sene varken büyük başarılara adım atmış sporcularımız var. Mesela Nafiye Kuş, Rukiye Yıldırım ve diğer erkek sporcularımız arasında Servet Tazegül hala sporu devam ettirme kararlılığındaysa, onların azimleri bizi gururlandırıyor. 2020 Olimpiyatlarına büyük bir azim ve kararlılıkla hazırlanıyoruz. Bu gün alınan dereceler Olimpiyatlara bir yoldur ve bizi gururlandırmıştır.

400 Bin Lisanlı Sporcu

Futboldan sonra Türkiye’de en çok lisanslı sporcuya sahibiz. Bu rakam 400 binlerin çok üstündedir. Döğüş sporlarına büyük bir ilgi olduğunu görüyoruz. Karate ve Judoda bu rakamlar 180-200 bin civarında. Bu son yıllarda büyük bir artış olarak önümüze çıkıyor. Alınan başarılı sonuçların ve sistematik çalışmaların bu cazibeyi arttırdığına inanıyorum. Çok büyük emekler verildi bu spora. Kendi çocuğumuzun büyüdüğünü bile göremedik. Sporcu kamplarındayken çocuğumuzun doğumunu göremedik. İdari görevlerden dolayı büyüdüklerini bile anlayamadık. Orada bulunmanız gerekiyor. Koordine etmeniz gerekiyor. Yönetici olmanın sorumlulukları çok fazla. Ama biz bunu seviyoruz ve severek yapıyoruz. Başarının temelinde de yaptığımız işi sevmek yatıyor. Başarılı olduğumuz için ay yıldızlı bayrağımızı defalarca göndere çektirdiğimiz için ayrıca mutluyuz.

Aldığımız bu haz ve heyecan biterse biz bu enerjiyi alamayız ve başarılı olamayız.

2004’den bu yana Dünya Tekvando Federasyonunda yönetim kurulu üyesiyim ve bu sene 5. dönem’de yeniden seçildim. En yüksek oyla yeniden seçildim. Aynı zamanda Avrupa Federasyonunda Asbaşkanım. Başkan vekiliyim. Kendimizde olması gereken bütün projeleri Avrupa Federasyonu bünyesinde eşgüdüm içinde çalışıyoruz. Avrupa federasyonu diğer kıta federasyonlarına göre çok ileriye gitti. Enerjimizi oraya taşıyarak dinamik bir ekip oluşturduk.

Son 4 yıl içinde önemli bir başarı ivmesi kazandık ve Avrupa Tekvando  Federasyonu diğer kıtaların çok önüne geçti. İki tane arkadaşımızda yönetimde. Bizden dolayı Türk Tekvando Federasyonuna büyük bir ilgi var. Oy çokluğu ile ve en çok oyla başkan vekili olduğum için bizden iki tane daha arkadaşımızı Avrupa Federasyonuna talep ettiler. Türkiye’den başka bu çokluk yok. Federasyonumuzun başarılarını hayranlıkla izliyorlar ve takdirlerini belirtiyorlar.

Orada da değişik komisyonlarda ve gençlik çalışmalarında başkanlık yapıyoruz. Disiplin kurullarında ve denetleme kurullarında başkanlıklar yapıyoruz ve oraya da bir değer kattığımıza inanıyorum. O değerlere bianen onlarda ülkemize geliyorlar faaliyetlere katılıyorlar. Türkiye’yi teröre karşı destekliyorlar. Suriyeli mülteciler konusunda yapılan çalışmalara katkı sağlıyorlar. Bunlar onlarla iç içe olmamızdan kaynaklanıyor. Bunların hepsi Türk sporuna katkı sağlıyor. Dünyada 182 ülke içinde dünya ikincisi oluyorsa milli takımımız bunun sebebi ekip çalışmalarının en iyi şekilde koordine edilmesindendir.