G-TQCBD7NNX5
DOLAR 34,5311
EURO 36,1862
ALTIN 2.964,56
BIST 9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 17°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
17°C
Parçalı Bulutlu
Cum 19°C
Cts 9°C
Paz 10°C
Pts 9°C

Nihayet!

Nihayet!

Beşiktaş’ta Sergen Yalçın dönemi en sonunda bitti. Aslında bu birliktelik geçen yılki şampiyonluktan sonra sonuçlanması gerekirdi. Ne var ki ülke futbolunda sonuç odaklı yorumlar yapıldığından bazı gerçekler göz ardı edildi ve bugünkü tablo kaçınılmaz oldu.  

Cem Çetin


Ülkemizde futbol yorumları
sürekli skor odaklı yapıldığından, oyunun NASIL oynandığı çoğu insanı pek ilgilendirmiyor. Bunun için de popülist yorumlar hem suni hem de günü kurtarmaya yönelik oluyor. Bu anlayış aslında Türk futbolunun en büyük sorunu… Bundan dolayı futbolumuzu ileriye taşıyamıyoruz. Bu olumsuzluğun son örneği; Beşiktaş-Sergen Yalçın birlikteliğinde yaşandı ve bu birliktelik hiç de iyi bir şekilde son bulmadı.

Ghezzal faktörü

Geçen sezon Sergen Yalçın yönetimindeki Beşiktaş, hem ligi hem de kupayı kazanmış olsa da oynadığı futbol çok tatminkar değildi. Cezayirli Ghezzalın performansı pek çok olumsuzluğun üstünü örtüyordu. Örneğin; Kartal’ın takım oyunu ve oyuncuların mevkii disiplini arzu edilen seviyede değildi. Bir başka sorun da Beşiktaş’ın kırılgan kadro yapısıydı. Oyuncular sürekli sakatlanıyor ya da performansları maç içinde çok fazla iniş-çıkış gösteriyordu. Güven veren isim sayısı 2-3 ile sınırlıydı!

Bu olumsuzluklara rağmen Beşiktaş şampiyon oldu. Kartal’ın mutlu sonu yakalamasında Sergen Hoca’dan çok Ghezzal faktörü ağır basmıştı. Ancak siyah beyazlılar Ghezzalın spektaküler performansına karşın şampiyonluğu kaçırabilirlerdi. Üst üste kaybedilen G.Saray ve Karagümrük maçlarında, futbol yorumcularının öve öve bitiremedikleri Sergen Hoca’nın performansı çok ama çok kötüydü. Şampiyonluğa mal olacak bu olumsuzluğu Beşiktaş yöneticiler, göremediler ya da görmek istemediler.

Yanlış transferler…  

Süper Lig’te gelen şampiyonluk ve kazanılan Türkiye Kupası, sezon içinde yaşanan olumsuzlukların üstünün örtülmesini sağladı. Ancak Beşiktaş’ın bu kadro yapısı ve futboluyla Şampiyonlar Ligi’nde bir varlık göstermesi pek mümkün değildi. Bu konuda kulüp içinde sorumluluk sahibi olanların yaz döneminde ciddi transfer çalışmaları yapıp, takımın eksikliklerini gidermeleri gerekirdi

Ne var ki transfer döneminde Beşiktaş, Sergen Yalçın’la sözleşme yenileme konusunda epey bir zaman kaybetti. Bu zaman kaybı nedeniyle doğru transferler yapılamadı. Transfer edilen oyuncular Beşiktaşın ihtiyacı olan isimler değildi. Örneğin; Aboubakar gittikten sonra takımın güçlü bir santrfora ihtiyacı varken, kulüp yaz döneminde santrfor bulamadı. Son dakikada Batshuayi kiralandı!

Ş.Ligi gerçeği gösterdi

Gerçeklerin ortaya çıkması, Şampiyonlar Ligi maçlarıyla başladı. Futbolun gerçek arenasında Beşiktaş futbol takımının gerçek kimliği açık bir şekilde görüldü. Sergen Hoca’nın takımı iyi hazırlayamadığı, takıma oynattığı futbolun yetersizliği Beşiktaş’ı Şampiyonlar Ligi’nde averaj takımı yaptı. Bu olumsuzluk Süper Lig maçlarında da yaşanmaya başladı…

İlk ŞL maçından sonra Antalya deplasmanına giden Beşiktaş, her ne kadar maçı 2-0 geriden gelip 3-2 çevirse de takım iyi sinyaller vermemişti. Yaz dönemini verimsiz geçiren Sergen Hoca’nın yanlış 11’leri, yanlış oyuncu değişiklikleri Beşiktaş’taki sorunları, sıkıntıları görünür kılmaya başlamıştı. İstanbul’da 3-3’lük Adana D.Spor beraberliğinden sonra İzmir’de 2-1’lik Altay mağlubiyeti Beşiktaş’ta artık Sergen Yalçın döneminin sonuna gelindiğinin göstergesiydi.

Gecikmeli istifa

Ne var ki Beşiktaş yönetimi bu gerçeği göremedi ya da görmek istemedi. Bu süreçte aldatıcı Sivas ve G.Saray galibiyetleri Sergen Hoca’ya zaman kazandırdı ama ok yaydan çıktığı için Beşiktaş daha da kötüye gitti. Farklı kaybedilen 2 Lizbon maçı ile Süper Lig’te alınan üst üste 4 mağlubiyet, hem Beşiktaş’a hem de Sergen Hoca’ya çok zarar verdi…

4-0’lık Giresun hezimetinden sonra Sergen Hoca’nın istifa etmemesi, kabul edilebilecek bir davranış değildi. Zaman hem Beşiktaş’ın hem de Sergen Hoca’nın aleyhine çalışıyordu. Neyse ki 5-0’lık Dortmund maçı, tarafların çektiği çileyi sonlandırdı! Tahmin ediyorum Sergen Hoca istifasını verip, rahatlamıştır. Ancak Beşiktaş yönetiminin aynı ruh halinde olduğunu düşünmüyorum. Bakalım Sergen Hoca ve ekibinin bıraktığı enkazı kaldırma görevi kime verilecek?

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.