Hakem Kararıyla Trabzonspor

Haftanın sonucu merakla beklenen maçından Trabzonspor galibiyetle ayrıldı. Ev sahibi takım, F.Bahçe engelini 3 golle geçerken hakem ve VAR kararları maç skorunu belirlemede önemli rol oynadı.

Cem Çetin

Aksiyonu bol ilk 45 dakikada, ilk golü daha maçın hemen başında Rossi ile atan F.Bahçe, skor avantajını koruyamadı. Hızlı hücumlarla rakip kalede gol arayan Trabzonspor, bu stratejisinin karşılığını hem golle hem de Kim’in kırmızı kartla oyundan atılmasıyla aldı. Güney Koreli stoper; kırmızı kartı görmeden önce yine bir Trabzonspor’un hızlı hücumunda sarı kartla cezalandırılmıştı. Aslında Kim’in her iki sarı kartı da ağır bir karardı. Ligimizde oyuncular en ufak temasta kendilerini yere bırakıyorlar. Hakemlerimiz de bu düşmeleri faullerle ve sarı ya da kırmızı kartlarla cezalandırıyor.

Altay’ın goldeki hatası

Kim’in kırmızı kartından sonra serbest vuruşu kullanan Bakasetas, ev sahibine eşitliği getiren golü attı. Bu pozisyonda Fenerbahçe kalecisi Altay, doğru bir hamle yapamayınca kurtaracağı topu içeri aldı. Kim’in oyun dışı kalmasıyla Fenerbahçe, Gustavo’yu stopere çekti. 10 kişi oynayan rakibi karşısında Trabzonspor, oyun üstünlüğünü ele geçirdi. Ancak bu oyun üstünlüğü skora yansımadı. Kaçan fırsatlar ev sahibi için şansızlık, oyunu kendi sahasında kabul eden Fenerbahçe için şanstı. Bu arada ilk yarı biterken Nwakaeme’nin sakatlanarak oyundan çıkması da Trabzon’un yaşadığı bir başka şansızlıktı!

Yağmur altındaki ikinci 45 dakikada, Fenerbahçe hücumu düşünmeyip oyunu kendi sahasında kabul etti.  Sarı lacivertlilerin bu oyun stratejisinden dolayı top sürekli Trabzonsporlu futbolcularda kaldı. Bunun bir sonucu olarak 90 dakika tamamlandığında Trabzonspor’un topa sahip olma oranı %73 olarak istatistiklere yansıdı. Ancak bu kadar çok topla oynayan ev sahibi, gol pozisyonu üretmede çok başarılı olamadı. Dorukhan’ın direkten dönen kafa vuruşu dışında Fenerbahçe kalesi çok büyük tehlikeler yaşamadı.

Tartışmalı penaltı kararı

Skordaki denge, hakemin VAR sonrası çaldığı penaltıyla bozuldu. Altı pas üzerinde Szalai’nin Cornelius’a temasını orta hakem Ali Şansalan, VAR’a gittikten sonra penaltıyla cezalandırdı.  Bu tür hakem kararlarını gördükçe, “İyi ki VAR varmış” diyemiyoruz… Maç boyunca Şansalan’ın bütün takdir haklarını Trabzonspor lehine kullanması, aslında çok zevkli geçecek bir maçın tek taraflı oynanmasına neden oldu. Şansalan’ın 87. dakikadaki penaltı kararı olmasaydı, maç büyük bir ihtimalle 3-1 değil 1-1 berabere biterdi.

Trabzon’a lider gelip, unvanını rakibine kaptıran Fenerbahçe’de, teknik direktör Vitor Pereira’nın ilk 11’deki oyuncu tercihleri deplasman takımının performansına olumsuz yansıdı. Milli maçlardan yorgun dönen Valencia’nın ilk 11’de santrfor olarak görev yapması fazlasıyla yanlıştı. Ekvatorlu’nun koşacak hali yoktu. Maç boyunca Pereira’nın Berisha’yı hiç düşünmemesi dikkat çekiciydi. Acaba Alman golcü sakat mıydı? 62. dakikada çıkan Valencia’nın yerine “milli golcü” Serdar şans buldu.

Santrfor pozisyonunda tercih hatası yapan Pereira, ikinci 45 dakikada Fenerbahçe’nin orta sahasını da iyi kurgulayamadı. Mesut, Crespo, Rossi’den oluşan 3’lü orta saha bloğu, ikinci yarıda hiçbir varlık gösteremedi. Koşmadan oynama arzusundaki Mesut fiziksel olarak yetersiz kalırken, Crespo ve Rossi de ayaklarında top tutamadılar. Sosa, Pelkas hamleleri daha erken gelmeliydi. Hatta bu akşamki maçta hiç süre almayan Sloven Zajc bile faydalı olabilirdi.

Sonuç olarak Avcı’nın takımı, hakemin takdir hakları ve Pereira’nın oyuncu tercihleriyle sahadan hem 3 puanla hem de liderlikle ayrıldı. Bu önemli galibiyet Abdullah Avcı’yı fazlasıyla memnun etmiş olmalı ki, yayıncı kuruluşun sorularını yanıtlamaya, tıpkı geçen sezonki gibi, kasketini takarak gelmişti. Bakalım o kasket Avcı’nın kafasında kaç hafta kalacak? Liderlik gittiğinde de Avcı kasketi giymeye devam edecek mi?