Beşiktaş’tan Bu Kadar…

Şampiyonlar Ligi’nin açılış maçında Beşiktaş, Alman Dortmund karşısında bir varlık göstermedi. Maç boyunca oyun kurmakta zorlanan Kartal, ne hücum edebildi ne de savunma yapabildi. Rakibin 2-0’ı bulduktan sonra oyun temposunu düşürmesi, farklı skorun ortaya çıkmasını engelledi.

Cem Çetin

Beşiktaş için kolay bir 90 dakika olmayacağı öngörülüyordu. Neden? Çünkü Kartal Türkiye Ligi’nde kolay skor üretse de, oynadığı futbol takım oyunundan çok futbolcuların bireysel performansına dayalıydı. Bu anlayışın Şampiyonlar Ligi maçlarında sonuç vermeyeceği gerçekti. Ve ilk maçta bu gerçek bütün çıplaklığıyla görüldü…

Pjanic ve Batshuayi…

Maçın ilk gol pozisyonuna Beşiktaş girdi. Bosnalı yıldız Pjanic’in uzun pasını çok iyi kontrol edip kaleye gönderen Batshuayi fileleri havalandıramadı çünkü Dortmund kalecisi Kobel harika bir refleksle topu kornere göndermeyi başardı. Beşiktaş ilk 45 dakika boyunca, sadece Pjanic-Batshuai ikilisinin yaratıcılığıyla gol bulmaya çalıştı ama bu gol gelmedi.

Peki Dortmund ne yaptı? İstanbul’daki 90 dakikada Alman Ligi’ndeki hızının çok altında bir futbol oynayan Dortmund, maça savunma anlayışıyla başlayıp, dakikalar ilerledikçe takım halinde doğru hücum edip pek çok gol pozisyonuna girdi.  İlk golü harika bir şekilde atan İngiliz Bellingham 18 yaşındaydı. İkinci golü atan Norveçli Haaland ise 21 yaşındaydı. Golcülerin yaşlarını bilinçli bir şekilde verdim.

Hızlı oynayamayan Beşiktaş

Maç boyunca Dortmund, oyunun kontrolünü elinde tutup, Beşiktaş’ı skora ya da oyuna ortak edecek fırsatı vermedi. Rose’ın öğrencileri hem savunmada (Akanji/Hummels) hem de hücumda çok iyiydiler. Hücum ederlerken 6-7 oyuncuyla Beşiktaş kalesine gelmeleri, kolay pozisyon bulmalarını sağladı. 2 gol attılar ama 4-5 gol daha rahatlıkla atabilirlerdi. Beşiktaş kalecisi Ersin, yerinde kurtarışlarla farkın açılmasını engelledi.

Dortmund kolay bir şekilde rakip kaleye giderken, Beşiktaş hücum etmekte çok fazla zorlandı. Bunun iki nedeni var. Birincisi, rakibin ikinci ve üçüncü bölgede yaptığı etkili presti. Türkiye Ligi’nde böyle bir prese alışık olmayan Beşiktaşlı oyuncular, topu ileri taşıma konusunda epey zorlandılar. Sadece Pjanic, Dortmund savunması için bir tehdit oldu. Atiba yaptığı top kayıplarıyla saç-baş yoldurttu.  Ghezzal da etkisiz kaldı.

Kartal’ın hücum edememesinin bir diğer nedeni ise, takım olarak hücum etme becerisinin olmamasıydı. Kanatların çalışmadığı Beşiktaş’ta sadece Batshuayi gol kovaladı. Belçikalı santrfor çok enerji harcadı ama doğru savunma anlayışıyla Dortmundlu oyuncular Batshuayi’ye pek fırsat tanımadılar. Batshuayi dışında gizli santrfor konumundaki Larin ise hiçbir varlık gösteremedi.

Beşiktaş’ın bu ilkel hücum anlayışıyla Şampiyonlar Ligi’nde goller atıp maç kazanması zor bir ihtimal. Etkili hücum yapabilmek için, kanatları iyi kullanmak ve en önemlisi oyunu hızlandırmak gerekiyor. Hız konusunda çok yavaş olduğumuzu söylemeliyim. Bakalım Beşiktaş, galibiyet için gerekli olan bu hücum anlayışını Şampiyonlar Ligi’nin bundan sonraki maçlarında sergileyebilecek mi?