Beşiktaş’ı Bitiren Primitif Futbol

Sezonun ilk yenilgisini Beşiktaş, Trabzon deplasmanında aldı. Maça anlamsız bir 11 ile başlayan Kartal, arzulu ve ne yaptığı bilen rakibi karşısında hiçbir varlık gösteremedi.  Kalesinde 3 gol gören Beşiktaş, 90 dakika boyunca oynadığı primitif futbolla gelecek için kötü sinyaller verdi.

Bazıları için Beşiktaş’ın 3-0’lık Trabzon mağlubiyeti sürpriz olmuştur. Ancak benim için bu skor, zaten geliyorum diyordu. Sezona sonuç olarak değil ama oyun olarak kötü başlayan Beşiktaş, bu olumsuzluğun bedelini bir yerde ödeyecekti. O yer, Şenol Güneş’in memleketi Trabzon oldu. Beşiktaş teknik direktörünün primitif futbolunun yanı sıra, kötü 11 tercihi de farklı mağlubiyeti beraberinde getirdi.

Yavaş futbol Kartal’a yakışmıyor

Sezon başından bu yana Beşiktaş’ın en büyük sorunu, aslında bu süreci geride bıraktığımız sezona kadar yayabiliriz, oyunu yavaş oynaması. Kabul edelim ki, Beşiktaşlı futbolcular hızlı hücum edemiyorlar. Hızlı hücum edemediğinden ya da etmediklerinden dolayı da Kartal’ın set hücumları bir türlü gelişmiyor. Bu sorunun temelinde Şenol Güneş’in oyun felsefesi yatıyor. Güneş, istiyor ki, top Beşiktaşlıların ayağında kalsın. Bu gerçek Trabzon’daki 90 dakikada bir kere daha görüldü.

Trabzon’dan tam 3 gol yiyen Beşiktaş, dünkü 90 dakikada topa yüzde 71 oranında sahip olmuş. Deplasmanda topla bu kadar çok oynuyorsan, ortaya sonuç olarak bir şeyler koyman lazım. Ancak ortada sonuç olmadığı gibi, rezil bir tablo var! İşte bu nedenden dolayı sürekli Şenol Güneş’in futbol anlayışını eleştiriyorum. Bu gerçek Türkiye Ligi’nde sadece birkaç maçta görülüyor. Bu sayı sınırlı olduğu için Beşiktaş başarılıymış gibi gözüküyor. Aslında değil…

Trabzon maçında kötü oyun kadar, bir başka sorun Şenol Güneş’in sahaya sürdüğü 11’di. Sol bekte Masuaku varken, neden Onur ilk 11’de sahaya çıktı? Güneş’in son dönemde bir Onur hayranlığı var. Ancak bu hayranlık pek sonuç vermiyor. Santrfor mevkiinde Güneş’in Cenk tercihi de yanlıştı. Aboubakar’ın geç dönmesi nedeniyle ilk 11’de olmaması doğruydu. Ancak haftalardır oynamayan Cenk ne katkı verebilirdi? Pek ala sezon başından bu yana çalışkanlığıyla ön plana çıkan Muleka tek santrfor olarak kullanılabilirdi.

Avrupa maçlarında sıkıntılar artar

Süper Lig’de Güneş’in bu primitif futbolu öyle ya da böyle sonuç veriyor. Dünkü maça kadar, 20 maçtır yenilmeyen bir Beşiktaş vardı!  Şimdi bu primitif futbol anlayışıyla Beşiktaş, ülke sınırları dışında Konferans Ligi’nde tam 6 maça çıkacak. İlk rakip Perşembe günü Belçika’nın Brugge takımı. Kağıt üzerinde Beşiktaş, 3 rakibinden de (Brugge, Lugano ve Bodo Glimt) daha pahalı kadroya sahip ve favori konumda. Ancak pahalı kadrolarla özellikle Avrupa’da sonuca gidilmiyor. Sonucu sahadaki futbol anlayışı belirliyor.

Güneş’in primitif futbolundan uzaklaşması için orta sahasındaki Salih’ten, Gedson Fernandes’den vaz geçmesi gerekiyor. Bu ikili hem çok yumuşak hem de teknik açıdan yeterli değil. Bu süreçte yeni transfer Chamberlain bir çözüm olabilir mi? Sivas maçında ilk 11’de başlayan eski Liverpool’lu İngiliz oyuncu, Trabzon’da süre almadı. Ama iyi bir Chamberlain, Beşiktaş’a seviye atlatır. Bir de, hiç tasvip etmediğim Onana var. 5 milyon Euro bonservis ücreti ödediyseniz, kullanmaya bakın bu Kamerunlu futbolcuyu…. Yoksa neden bu kadar çok para ödeyip aldınız?