Yavaş Yavaş Eriyen Bir Kartal
Beşiktaş’ın ligin son 4 basamağındaki takımlara karşı puan kayıpları devam ediyor. Rize ve Malatya’dan sonra Beşiktaş, kendi sahasında Antalya’yı da yenemedi. Kolay fikstürde 6 puan kaybeden Kartal’ı, bundan sonra zorlu maçlar bekliyor.
Cem Çetin
Beşiktaş’ın bu akşamki rakibi Antalya, 7 maçtır galibiyet alamayan bir takımdı. Güneyliler haftalardır 3 puanı bir arada göremediklerinden ligin artık son 4 basamağındalar. Böyle bir Antalya karşısında maçın favorisi elbette Beşiktaş’tı. Dolu tribünler (28 bin) önünde beklenti Kartal’dan güzel futbol ve gollü bir galibiyetti.
Kartal’dan kötü bir 11
Ancak Beşiktaş maça öyle yanlış bir 11 ile çıktı ki bu 11’in güzel futbol ve gollü galibiyete ulaşması mümkün değildi. Deplasmandaki Rize maçındaki gibi Beşiktaş’ın teknik sorumlusu Önder Karaveli, 3 stoperle (Vida, Necip, Montero) maça başladı. Karaveli’nin neden böyle tercihte bulunduğu pek anlaşılmadı. Bir deplasman maçı olsa, tıpkı Rize’deki 90 dakika gibi, belki bu tercih anlaşılabilir ama İstanbul’da ligin zayıf takımlarından biri olan Antalya’ya karşı oynuyorsan, böyle bir savunma anlayışıyla maça başlayamazsın…
3’lü savunma oynayacaksan kanat beklerinin top tekniği, pozisyon alma becerisi ve oyunu okuma özelliği belli bir seviyede olması gerekir. Ne yazık ki ne Rosier ne de çok beğendiğimiz Rıdvan, 3’lü savunma oynadığınızda kanat bekleri olarak beklentileri karşılayabilecek isimler! Nitekim bu ikili bu oyun anlayışında çok fazla sırıttı. Ancak bu gerçeği Beşiktaş’ın şu teknik kadrosunun görememesi düşündürücü. Ayrıca Karaveli, bu akşamki maçta Can ve Emirhan gibi sürekliliği olmayan iki gence ilk 11’de şans verdi. Ne Can ne de Emirhan, bir varlık gösterebildi.
Bu akşamki 90 dakikada Beşiktaş’ın oyun anlayışında bir diğer ciddi sorun, ikinci yarıda 3’lü savunma anlayışından vazgeçildiğinde yaşandı. Karaveli 3’lü savunmadan verim alamayınca 4’lü savunma mekaniğine geri dönüp, Necip’i orta sahada kullanmaya başladı. Halbu ki 4’lü savunmaya geçildiğinde, hücuma pek katkısı olmayan Necip’in yerine başka bir isim sahaya sürülebilirdi. Kenarda bekleyen Ghezzal ve Josef gibi isimler vardı. Necip çıktığında maçın 73. dakikası oynanıyordu!
Pjaniç ne yapar?
Beşiktaş’ın bir diğer sıkıntısı Pjaniç… Bosnalı çok kaliteli bir futbolcu olabilir. Juventus ve Barcelona’da forma giymiş bir isim. Ancak Pjaniç, saklanarak, risk almadan oynuyor ve takım arkadaşlarıyla da arasında çok iyi bir uyum olduğunu görmüyorum. Bu arada Süper Lig’de maçların son derece yavaş tempoda oynanması, hızlı oynamaya alışık Pjaniç’i etkisiz kılıyor olabilir. Bosnalı yıldız, geçen yıl Ghezzal’ın yaptığı gibi maça damgasını vuracak pozisyonları üretemiyor.
Sahada beklentileri karşılayamayan Pjaniç’in “mutlu”olmadığı bir gerçek. Bu akşam gördüğü, saçma sapan iki sarı ve 1 kırmızı kart, Bosnalı’nın ruh halini yansıtıyor. Benzer durum aslında Ghezzal ve Josef için de geçerli. Bu akşamki maçta her iki futbolcunun da oyuna girdikten kısa süre sonra gereksiz şiddet gösterilerinde bulunup sarı kart görmeleri olumlu sinyaller değil. Bu ikiliden Ghezzal pek ala kırmızı kart görebilirdi. Rakibine yaptığı hareket oldukça sertti.
Kötü 11’ler, yanlış oyuncu değişiklikleri, futbolcuların gördüğü kartlar aslında Beşiktaş’ın ne kadar çok bir teknik direktöre ihtiyacı olduğunu ortaya koyuyor. Bu gerçek 7 maçtır kazanamayan Antalya için de geçerli; Nuri Şahin yönetiminde küme düşerlerse şaşırmam... Artık Kartal için kolay fikstür dönemi geride kaldı ve kaybedilen tam 6 puan var. Şimdi Beşiktaş için zorlu 8 haftalık bir dönem başlıyor. Üst üste gelecek mağlubiyetler sadece Karaveli’nin gitmesine neden olmaz Kulüp Başkanı Ahmet Nur Çebi’nin durumunu da kritikleştirir. Önerim, Çebi’nin takımın başına acilen bir teknik direktör getirmesi.