TED Challenger Finalinden Sürpriz Çıkmadı

Megasaray’ın sponsorluğunda bu yıl 73.sü düzenlenen TED Challenger’da şampiyon Avustralya’dan James Duckworth oldu. Turnuvanın 1 numaralı seri başı raketi, final maçını çok fazla zorlanmadan kazandı. Final maçının en güzel tarafı tribünlerde çok sayıda tenis severin bulunmasıydı…

Cem Çetin

Fotoğraf: Serdar Sözkesen (Kort Dergisi)

Rakip zayıf olunca…

Kağıt üzerinde açık ara favori gözüken Avustralyalı James Duckworth, bizi yanıltmadı. Tayvanlı Tung Lin Wu (ATP:295) karşısında maça çok rahat başlayan 29 yaşındaki Duckworth, 9. oyunda rakibinin servisini kırıp seti kazanma yolunda büyük avantaj sağladı. Bu fırsatı servis attığı oyunu alarak değerlendiren Avustralyalı raket, 6-4’lük set skoruyla 1-0 öne geçti.

Bir tarafta Grand Slam oyuncusu (Dckworth) diğer tarafta ise genç bir Challenger oyuncusu (Wu) olunca ortaya çekişmeli bir maç çıkmadı. Duckworth, dünkü yarı final maçındaki kadar zorlanmadı. 23 yaşındaki 1.88’lik Tayvanlı raket, Avustralyalıya çok hafif geldi. İlk seti 6-4 alan Duckworth, ikinci seti de 6-2 önde tamamlayıp korttan 2-0 galip ayrıldı.

Fotoğraf: Serdar Sözkesen (Kort Dergisi)

Oyun zekası ve servisin etkisi

1 saat 10 dakika süren final maçında Duckworth, 7 ace ile maçı noktalarken, rakibini küçümsemeden ve oyun disiplininden uzaklaşmadan oynadı. Duckworth’un bu disiplinli oyunu, Wu’yu çaresiz bıraktı! Dünkü yazımda Avustralyalı raketin, neden bir Grand Slam oyuncusu olduğuna ilişkin bazı ayrıntılar vermiştim. Bu ayrıntılara bazı eklemeler yapacağım.

İstanbul’da oynadığı 3 maçını izlediğim Duckworth, oyun zekası yüksek bir oyuncu; puanları nasıl oynaması gerektiğini iyi biliyor. Tabii, hata yaptığı oluyor; zaten o hataları yapmazsa ilk 50 içinde yer alır! Kariyerinin en iyi dönemini geçiren Duckworth, yaptığı bazı vuruş hatalarını minimize ederse ATP’de ilk 50 arasına girebilir. Bu potansiyele sahip bir oyuncu…

Fotoğraf: Serdar Sözkesen (Kort Dergisi)

Duckworth’ü tanıdık!

Duckworth’un en dikkat çekici özelliği oyunun iki yönünü de belli bir seviyede oynaması. Örneğin bazı raketler hücumda etkili olup savunma zaafları gösterebiliyorlar. Avustralyalı raketin hücumu da savunması da dengeli. Ayrıca Duckworth’un hızı da fena değil. Örneğin rakibin gönderdiği kısa topları yakalayıp etkili bir şekilde karşı sahaya gönderebiliyor. Bu hız faktörü kendisine iyi savunma yapma fırsatı da sunuyor…

Bitirirken, turnuva başlamadan önce James Duckworth tanımadığım bir raketti… Her raketi tanıma fırsatım olmuyor; Challenger’lar bu açıdan bana çok iyi geliyor. Hem gelecek vadeden isimleri hem de Duckworth gibi Grand Slam’larde boy gösterip dikkatimi çekmeyenleri tanıma fırsatım oluyor. Bir tenis severseniz size de önerim bu Challenger’ları takip etmeniz…Teşekkürler TED, teşekkürler TTF (Türkiye Tenis Federasyonu), teşekkürler Megasaray…