Beklenen Şarkı!..
“Gözlerinin içine başka hayal girmesin
Bana ait çizgiler dikkat et silinmesin
Benden evvel başkası
Seni görüp sevmesin”
Rahmetli Sanat Güneşimiz Zeki Müren’in unutulmaz bestesi ve 1954 yılında başrolünü oynadığı filmdir. Şarkının sözleri sanatçının İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nden hocası olan Prof. Sabih Gözen’e aittir. İsteyen buyrun dinlesin ve de seyretsin;
Bugün 24 Eylül aynı zamanda Zeki Müren’in de vefatının 25. Yıldönümüdür. Rahmetle anıyoruz bu büyük sanatçımızı diyerekten bu günün bizim güzide sporumuz açısından anlam ve önemine lafı bağlayalım.
Milli takım Dünya şampiyonasına başladı da sorun bakalım nasıl başladı…?
İlk set önce kafakafaya giderken bir anda bizimkiler 6. Vitese bir taktı hoop set oldu sana 25-17 Derken 2. Set başladı falan ama baktık ki karşıdaki çekik gözlüler pek hırs yapmışlar. Bir ara 5 sayı öne bile geçtiler ama o sırada asker traşı ile vatani görevini yapmaya başlayan Ebraaaaar ortaya çıktı 3-5 Ace ile durumu eşitledi ama iş uzadı da uzadıııııı. Oldu mu sana 31- 29..
Tay tay Taylandı
rahat geçeriz derken bizimkilerde bir sıkıntı da başladı. Valla ben saymadım ama bizim milli damat Gui bey herhalde eldeki taktik laptopunu 20 defa beline vurmuştur sinirden. Sette direkt hata sayısı 11 oldu..Daha ne yapsın ki adam. Bunları yapmasan 11 sayı farkla set bizimdi. Neyse… Maç geldi bir bire.
3.cü set …
oldu işte..Bu çekik gözlüler kazansalarda-kaybetselerde hep sırıttıkları için insanı böyle zıvanadan çıkartırlar. 2. Seti dünya şampiyonası final maçı gibi oynadılar ama biraz da yoruldular. Bizimkilerde baktılar ki pabuç pahalı (eskiden öyle derdik biz, bizim gibi eski laf işte) işi sıkıya almaya başladılar.
Dur artık bu iş tamamdır,
Derken karşı taraftaki kadınlar maça yine asılmaya ve de başlara dert olmaya devam ettiler. Bunlar bence bu maç için bizi gözlerine kestirmişlerdi ve de “hedef maç” olarak hazırlanmışlardı. 3 ile 4 arası yaptıkları asansör pas numarasını da iyice yedirdiler bize bu arada. Çokk ta hızlı oynadılar ve kafası 20 tane falan tokalı çoook ta iyi bir pasörleri vardı. (hani o bizde olmayandan..Sokma şu topları bloğun göbeğine kızım, at 1 metre açığa, aatttt bir metre açığaaaaa)
Blok mu o da ne?..
Valla bende yalan yok. Toplasan maç boyu 12-13 blok falan tutmuşlardır, bizimkiler.. Bu kadar önemli bir şampiyona oynuyorsan ve de toplam 200 sayıda bu kadarcık bloğun varsa oturup düşüneceksin. Sonra da üzülüp büzüleceksin..Karşıdakiler de 1.75 boy ortalaması ile bizden az ama buraya dikkaaatt isterim “gerekli ve de önemli sayılarda” blok tuttular.
Karşıda bir Sarıyerli
Çatçuayi diye birisi bu. Anası bunu şanslı gününde doğurmuş belli ki. Kısacık boyuyla her topu bilekten çevirerekten vurup hayatının maçını oynadı -toplam35 sayı.- Sarıyer Belediye de bir sezonda bu kadar sayı yapmamıştır herhalde. Durduramaadık işte.. Kadının da durmaya niyeti yoktu zaten. 4. Set te işte böyle “aaahhhlar, vaaahlar arasında gitti.”
5 setlik maç yakıştı mı?
Yakışmadı tabi.. Kafadan şampiyonaya mağlubiyetle başlamak ta ayrıca hiiiç mi hiç yakışmadı..
“Shame on you ladies + G.G.”
Hadi ben bi su içip, biraz sakinleşeyim da ağzımdan ters bir laf çıkmasın..
Hepinize sevgilerimle
Çok kızgın
Eski voleybolcu
Not: Bu çekik gözlülerin sabah salona girip akşam çıktıklarını anlatsam herhalde ne derecede büyüük bir baş belası yaşadığımızı daha iyi anlarsınız..!