Alex Olayı
Alex, öyle kolay kolay üstü çizilecek bir oyuncu değildir. 9 yılını Fenerbahçe’ye vermiştir. Tek başına aldığı maçları saymaya kalksak yorgun düşeriz. Takıma katkısını söylemiyorum. Alex koşmuyor diyenlere ise, hiç katılmıyorum. Yürüyerek maç alan adam bir de koşsa neler olurdu acaba? Alex, beyni ayaklarına hükmeden ender oyunculardan. Ona vefasızlık yapmamak lazım. Fenerbahçe’ye mal olmuştur. Aynı Aykut gibi, aynı Oğuz gibi, aynı Rıdvan gibi.
Gelelim olayın diğer yanına. Ortada bir tweet var ve ondan sonra şekillenen bazı olaylar. Ama Alex’in o tweetini de es geçmemek lazım. Aykut Kocaman, takımın patronudur. Sen “Patronum beni kıskanıyor” dersen olay büyür arkanda kimse durmaz. Zaten Alex’in en büyük destekçisi Aziz Yıldı rım bile, ona bunun şık olmadığını belirtmiştir.
Demek ki Alex en büyük destekçisini de kaybetmiştir. Alex’in arkasında kala kala taraftar kalmıştır ki bu çok önemlidir. Fenerbahçe taraftarı Alex’e sonuna kadar inanıyor. Takım sahada ufak bir sendelerse Aykut hoca normalden fazla eleştirilir ve tribünlerden Alex tezahüratları yükselir. O zaman durumlar değişir, Alex güçlenir. Bu durumda başkanda zor durumda kalabilir. Gerçi başkan güçlüdür çoğu şeyi göğüslediğ i gibi bunu da göğüsleyebilir. Alex’in Fenerbahçe ile olan nikâhı uzatıldı. Bu ortamda Aykut hoca Alex barışır mı? Barışması lazım, çünkü önemli maçlar var. Neticede başkan Alex görüşmesinde sular şimdilik duruldu.
Melo ile Riera arasında Galatasaray’da da buna benzer olay oldu. Fatih Terim, sorunları halının altına süpürdü, takımın ritmini bozmadı. Alex de Fenerbahçe’ye lazım, Aykut hoca da. Medya iki kalemden birinin kırılması nı bekliyor bu fırsatı onlara vermemeli, çünkü bu konu en çok onlara yarar ve Fenerbahçe’ye de zarar verir. Alex ve Aykut hoca barışıp hiç bir şey olmamı ş gibi yola devam etme l i d i r . Herkese bu yakışır.