Lütfen Saygılı Olun
Neredeyse kırk yıl sonra bir şehrin takımı şampiyonluk hasretine, nihayet bu sezon son verdi. Trabzon şehri ve Trabzonspor taraftarları çifte bayram yaşıyor. Trabzonlular, Türkiye’nin her yerine dağılmış durumdalar. Gurbet düşüncesini çoktan aşmışlar, onlara göre her yer Trabzon.
Şampiyonluk kutlamaları uzun süre devam eder diye düşünüyorum. Üstelik yalnız Trabzon’da değil Karadeniz genelinde, ülkemizin diğer tüm şehirlerinde bir süre daha kutlanmaya devam edilecektir. Umarım Trabzonspor taraftarları herhangi bir taşkınlık yapmaz veya herhangi bir engelleme girişimi ile karşılaşmazlar. Neden endişeliyim, çünkü birkaç gündür bu konuda sosyal medyada provokatif paylaşımlara rastlıyorum. Kadıköy’ü kendi özerk cumhuriyeti gibi gören bir densizin paylaşımları oldukça düşündürücü. Oysa Kadıköy, en fazla Karadenizli nüfusuna sahip olan ilçelerden birisi. Ayrıca Trabzonspor artık bir şehrin değil, hemen her şehirde taraftarı bulunan büyük bir takımdır. Hal böyle olunca, bu paylaşımları yapanların cahil mi yoksa maksatlı mı olduklarını düşünmeden edemiyor insan.
Sosyal medya maksatlı olarak kullanıldığında, çok tehlikeli bir silaha dönüşebiliyor. İnsanları gergin gruplar halinde karşı karşıya getirebiliyor. Son zamanlarda yalnız spor değil, siyasi ve dini konularda da toplum provoke edilmeye çalışılıyor. Ramazan ayı boyunca dini konularda tepki alan, çok sivri paylaşımlar gördük. Su yerine rakıyla iftar ettiğini görüntüler eşliğinde paylaşan saygısızlar oldu. Kadir gecesine özel başlığı ve Allah kabul etsin dilekleriyle paylaşılan içki masası fotoğrafı, en saygısız paylaşımdı. Evet sonuçta burası bir din devleti değil. Ancak hiç bir laik ülkede, herhangi bir dine karşı yapılan bu tür saygısızlıklar hoş görülmez. Ama bu ülkede aydın ve laik olduğunu iddia eden gazeteci müsveddeleri, bu saygısızlıkları ekranlardan savundular. Bu saygısızlıkları savunan aydın etiketli cahillerin, saygısızlığı yapan cahil, şuursuz veya şımarık tiplerden daha tehlikeli olduklarını düşünüyorum.
Yine sosyal medyada eli sopalı bir gurubu, oruç tutmayanları dövme timi diye bu yıl da maksatlı olarak servis ettiler. Bu paylaşımla bir şehrin insanlarını karalamaya çalıştılar. İşin ilginç tarafı paylaşımda kullanılan fotoğraf başka bir şehirde çekilmişti. Oysa karalanmaya çalışılan şehirde oruç tutmayanların rahatça hareket ettiği, kimsenin müdahale etmediği mekanlar var. Kimse neden oruç tutmuyorsun diye sormuyor, kimseyi yargılamıyor. İnsanlar zamanında gayri Müslimlerden gördüğü saygıyı, kendi dininin mensuplarından bekliyor. Bu beklenti bazı çevrelerce istismar ediliyor.
Kendi milletinin milli ve manevi değerlerinden kopuk yaşayanların, kendi milleti ve kendi dinine saygısızlık etmesi, düşman olması bir yerde normal. Dahası bu kopuk yaşam tarzı, insanları devletiyle hatta devletinin güvenlik güçleri ile çatışma noktasına getirebiliyor. Bu kopukluk yalnız ülkemizin sorunu değil, artık global bir sorun haline geldi. Küresel güçlerin istediği ve desteklediği bir hayat tarzı. Tüm dünyada bilinçli insanlar bu sorunun farkında. Ancak gerektiği biçimde bu sorunla mücadele edilmiyor. Dini ve milli değerlerin unutturulduğu, ulusal devletlerin ortadan kaldırıldığı bir düzen hedefleniyor. Bu yüzden milli ve manevi değerlerimizi daha fazla önemsemeliyiz. Yoksa bu şuursuz tutum ve davranışlar hepimizin sonunu hazırlayacak.
Şampiyonluk maçı sonrası Bağdat Caddesinde, iki grup arasında kavga yaşandığı haberleri gecikmedi. Provakatif paylaşımlar etkisini çok çabuk gösterdi. Belki önümüzdeki günlerde benzer kavga haberlerini okuyacağız. Bu paylaşımlar yüzden tutuklananlar da olacaktır. Lütfen bu tür kavga ortamlarından uzak durun.
Türk İslam Aleminin Ramazan Bayramını ve Trabzonspor’un şampiyonluğunu kutluyorum.
Sağlık ve huzurla kalın.