Kulaçlar Otizmli Çocuklara Umut Olacak!
Bu yıl 30. yılını kutlayan, Dünyanın En İyi 100 Açık Su Yüzme Yarışı Sıralamasında 1’inci sıraya yerleşen Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı 22 Temmuz 2018, Pazar günü gerçekleşecek.
Tohum Otizm Vakfı, Adım Adım Platformu ile yepyeni bir maceraya yelken açarak otizme dikkat çekmek ve Tohum Otizm Vakfı’nda okuyan otizmli çocuklara eğitim desteği sağlamak için gönüllü yüzücüleriyle 30. Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’nda yer alacak olmanın heyecanını yaşıyor. Farklı firmaları temsil eden kurumsal yüzücüler ve bireysel yüzücüler 22 Temmuz Pazar günü kulaçlarını hem otizme farkındalık yaratmak için atacak, hem de otizmli çocuklar için kampanya açarak yarışın öncesinden 5 Ağustos Pazar gününe kadar sosyal çevresinden topladığı bağışlarla otizmli çocukların eğitimine katkı sağlayacak.
Otizmin bilinen tek tedavisinin erken tanı ile yoğun ve sürekli eğitim olduğuna dikkat çeken Tohum Otizm Vakfı Genel Müdürü Betül Selcen Özer “Bugün dünyada her 68 çocuktan birisi otizm riski ile doğuyor. Bu rakam her yıl artış eğilimi gösteriyor. Hal böyleyken Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’nda yüzerek hem otizm konusunda farkındalık yaratabilir hem de Tohum Otizm Vakfı’nda okuyan otizmli çocuklarımızın eğitimi için bağış toplayabilirsiniz. Bu anlamda sporseverleri Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’nda yanımızda olmaya davet ediyoruz.” dedi.
Otizmin bilinen tek çaresi, erken tanı ile yoğun, sürekli, özel eğitim!
Otizmin başlıca belirtileri arasında; başkalarıyla göz teması kurmamak, ismi söylendiğinde bakmamak, konuşmada gerilik, parmağıyla ile istediği şeyi gösterememek, akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermemek, sallanmak, çırpınmak, parmak ucunda yürümek, dönen nesnelere karşı aşırı ilgi ve takıntılı davranışlar sayılabiliyor. Ailelerin çocuklarında aynı yaştaki diğer akranlarından farklı davranışlar ve belirtiler gözlemleniyorsa vakit kaybetmeden otizm konusunda uzman bir çocuk ergen psikiyatristine başvurmaları gerekiyor. Bilimsel araştırmalar, erken tanı ve doğru bir eğitim yöntemi ile yoğun olarak eğitim alan çocukların yaklaşık yüzde ellisinde otizmin belirtilerinin kontrol altına alınabildiğini, gelişim sağlanabildiğini, hatta bazı otizmli çocukların ergenlik yaşına geldiklerinde diğer arkadaşlarından farkı kalmadığını gösteriyor.