DOLAR 32,5004
EURO 34,6901
ALTIN 2.496,45
BIST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Paz 20°C
Pts 23°C
Sal 24°C
Çar 21°C

Sam Amcanın İmamları

İnsanları memnun etmek oldukça zordur. Karnı doysa, gözü doymaz insanın. Cebi dolsa, kasasını doldurmaya çalışır. Dünyayı verseniz, gözünü başka gezegenlere diker. İnsanoğlunun gözünü ve karnını topraktan başkası doyurmaz.

Eski bir kitapta; “kıyamet yaklaştığında, büyük bir nehrin başında koca bir ejderha görülecek. Nehrin suyu o ejderhanın ağzına dolacak fakat yine de doymayacak,” şeklinde bir ifade okumuştum. Elbette sözü edilen ejderha, insandan başkası değildi. İnsanların geliştirdiği materyalist sistemler ve o sistemlerin ürünü şirketler, holdingler ve karteller, her dinden din tüccarları doymak bilmeyen koca birer ejderha…

Aracıya gerek yok

Dininin şartlarını öğrenmek, tüm inananlar için farzdır. Bilgi çağını yaşadığımız bu dönemde, islam alimlerinin kitaplarına ve her türlü dini bilgiye ulaşmak hiçbir zaman bu kadar kolay olmamıştı. Hiç bir maddi karşılık beklemeden topluma dini yaşayış ve ahlaki yönden rehberlik etmesi beklenen cemaat ve tarikatların, giderek birer ticarethaneye dönüştüğünü görüyoruz. Televizyon kanalı olmayan cemaat ve tarikat kalmadı. Reklam ve ürün satışından güzel paralar kazanıyorlar. Ayrıca her birisi farklı bir siyasi partinin, arka bahçesinde dünyalık topluyor. Fakirlerin hakkı olan fitre, sadaka, zekat, kurban eti ve derisine talip oluyorlar. Bu bağışların tamamı ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor mu, belli değil. Aslında bu hayırları ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak müslümanın kendi görevi, aracıya gerek yok.

Dahası cemaat ve tarikat olarak bilinen oluşumlardan bazılarının, dini istismar ettiklerini hep birlikte gördük. Zaten cemaat değil, hizmet diyorlardı kendilerine. Okulları ve üniversiteleri vardı ama okuttukları fakir çocukların da beynini yıkadılar. Fitre, zekat toplayıp fakire vermek yerine, kendi mensuplarına maklube yedirdiler. Banka kurup mevduat topladılar faize kar payı, verdikleri kredinin faizine de vade farkı dediler.

Sam Amcanın İmamları

Sam amcanın imamları, devletin kurumlarına, her kademeden kendi adamlarını yerleştirdiler. Bütün kurumları, imamları vasıtasıyla paralel bir şekilde yönettiler. Bunlar olup biterken müdahale etmesi gereken asker polis, hakim savcı bile kendi adamlarıydı. İşin siyasi boyutu ise hala bir muamma, meclisteki hemen her parti içerisinde bulunduklarını tahmin etmek zor değil.

Spora bile el attılar

Spora bile attılar. Futbolcu devşirmeye, kulüp yönetimine kendi adamlarını getirmeye çalıştılar. Şampiyonluk için her yolu mübah gören gözü dönmüş yöneticiler himmet umarak klüplere kongre üyesi yaptılar, halı sahada top oynadılar. Ancak, iş tersine döndü, klubü ele geçirmeye çalıştılar. Bunu da şike yaptığını tespit ettikleri yöneticiyi içeri tıkarak yapmaya çalıştılar. Milyonlarca taraftara bu yolla hükmetmek istediler. Yıllık geliri milyar dolarla ifade edilen bu oluşumun, hiç bir zaman gözü doymadı. Sonunda devletin bütün kurumlarını ve ülkeyi istediler. Ellerine silah alıncaya kadar kime hizmet ettiklerini, çoğu kimse fark etmedi. Farkına varıp, ifşa edenleri de bir şekilde devre dışı bıraktılar.

Her zamankinden daha dikkatli olmalıyız

Silaha sarılmak belki sonlarını hazırladı ama henüz bitmiş değiller. Elebaşlarının bir çoğu, yurt dışında Türkiye düşmanı ülkeler tarafından himaye ediliyor.Yurt dışına gidemeyenler, yurt içinde toparlanmaya çalışıyor. Öncelikli hedef bir an önce toparlanmak. Başaramazlarsa yerlerini başka bir oluşuma bırakacaklar. Onun için hepimiz, her zamankinden daha fazla dikkatli olmalıyız. Hayır hasenat yapacağım derken, kendimizi şeytanla işbirliği yaparken bulabiliriz. Yarın Kurban Bayramı kurbanlığı kimden aldığınıza, deriyi kime vereceğinize dikkat edin diyeceğim ama cemaatler aylar öncesinden çalışmaya başlamışlardı. Şimdiye kadar alan almış, satan satmıştır.

Mutlu bayramlar diliyorum herkese, sağlık ve huzurla kalın.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.