DOLAR 32,4965
EURO 34,7554
ALTIN 2.483,96
BIST 9.507,84
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 15°C
Az Bulutlu
İstanbul
15°C
Az Bulutlu
Cum 14°C
Cts 19°C
Paz 21°C
Pts 19°C

Ey Terim Kendini İnzivaya Çek!  

Ey Terim Kendini İnzivaya Çek!   

Hınçal Uluç’u ilk defa haklı buluyorum. Sen istirahate çekil. Bodrum’a yazlığına git ve tatil yap. Geriye dönük hatalarını ve sevaplarını kendi başına gözden geçir. Kazandığın başarılar dolayısıyle herkes sana “kredisi var”  diyor. Ben ise “kendini inzivaya çek” diyorum.

Galatasaray:

Pandemi sonrası acıların takımı.

Ankaragücü karşısında da  penaltı golüyle de olsa mağlup oldular.

Pandemi’den önce 9 maçın yedisini galibiyetle bitiren ve rakiplerine korku salan  Galatasaray, pandemi sonrası 6 maçta sadece 2 beraberlik alabildi. 4 maçta ise farklı mağlubiyetler aldı.

Daha önce de yazdım.

Galatasaray, Medipol Başakşehir karşısında muhteşem top oynadı. Özellikle ikinci yarıda akın üstüne akın yapmasına rağmen milli kaleci Mert Günok’u geçememişti.

Şampiyonluk için dönüm maçı olan o maçtan 3 puan alınamayınca takımın hedefe kilitlenmiş hali birden bire kayboldu.

Trabzonspor karşısında çözülen ve mağlup olan Galatasaray, Aytemiz Alanyaspor karşısında daha iyi oynamasına rağmen, yine mağlup oldu.

Çaykur Rizespor maçı Galatasaray’ın başına gelen bütün kötülüklerin başlangıcı oldu. Rizespor’un çok sert oynadığı maçta  ofsayt olmasına rağmen  bayrak kaldırmayan yan hakem, oyunu durdurmayan orta hakemin marifetiyle Skoda’nın Muslera’yı sakatlamasıyla başlayan talihsizlik, Andone’nin de sakatlandığı bir maç oldu.

Emre Akbaba da Rizespor sahasında ayağı kırılmış sekiz ay dört gün sonra çimlere dönebilmişti.

Pandemi öncesi Muslera ile oynanan 9 maçta sadece 5 gol yiyen Galatasaray, son 6 maçında 13 gol yedi. 6 maçtan sadece 2 puan toplayabildi.

Bu atanı olmayan Galatasaray’ın tutanına gözü gibi bakması gereğini ortaya koyuyordu. Muslera da sakatlanınca  işler bir türlü istenen noktaya gelemedi.

Şimdi

Kendi adına “imparator” diye  Seyrantepede bayrak sallatan Fatih Terim, yeniden bir takım kurmaktan söz ediyor.

Takımın ruhsuzluğuna “Benim takımlarım vazgeçmez. Yenilebilir ama mücadeleyi bırakmaz. Şimdi arkadaşlarımın vazgeçtiğini görüyorum.” Diyor.

Ey Fatih Terim!

Göreve geldiğin yarım sezonun sonunda yeni bir takım kurdun.

Devre arasına geldiğinde santraforundan ve stoperinden vazgeçtin yeni bir takım daha kurdun.

Sezon sonuna gelindiğinde bir yeni takım daha kurdun.

Her 6 ayda yeni bir takım…

Merkez bankası bankonot matbaasına bağlı olsanız bile bu kadar para ödenmez.

Kazanılan iki şampiyonluk bu defoların görülmesini engelledi ama biz unutmuyoruz.

19.5 milyon Euro kontrata imza attığın Falcao  nerede?

Sana kaç tane maç kazandırdı?

Hangi maça benliğini koydu ve galibiyeti getirdi.

Kötü bir alışkanlığın oluştu. Takım kurduk olmadı. Yeniden. Yine olmadı yeniden…

Avrupa’nın tüm döküntülerini alıp sonra da benliklerini ruhlarını  oyuna koymuyorlar diyorsun.

Sen,  sen gerçekten oyuna benliğini koyuyormusun?

Hınçal Uluç’a ilk defa haklı buluyorum: ”Sen istirahate çekil. Bodrum’a yazlığına git ve tatil yap. Geriye dönük hatalarını ve sevaplarını kendi başına gözden geçir. Kazandığın başarılar dolayısıyla herkes sana “kredisi var”  diyor.

Ben ise “kendini inzivaya çek” diyorum.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.