600 kazan, 900 harca ! Nereye kadar ?
Hafta sonu Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, son derece önemli açıklamalarda bulundu. Bu samimi açıklamalar, Türk futbolunun tehlikeli gidişatını gözler önüne seriyor.
Ahmet Nur Çebi’nin iyi bir Beşiktaşlı olduğunu tahmin ediyorum. Kulübün en sıkıntılı döneminde elini taşın altına soktu. Aslında Çebi, Fikret Orman’ın ilk başkanlık yıllarında da, kulübe özellikle maddi açından büyük hizmetleri oldu. Bu gerçeği Beşiktaşlılar çok iyi biliyorlar. Bu yazının amacı, Çebi’yi sorgulamak, eleştirmek değil. Çebi’nin sözlerinden hareket edip, ülkemizdeki futbol kulüplerinin içinde bulundukları çıkmazı ve sorunun kaynağını gözler önüne sermek.
Nasıl olur
Çebi’nin en dikkat çekici sözleri, kulüp gelirinin 600 milyon olup, harcamaların 900 milyon olması. Ve bu şekilde kulüp borcunun 2023’de 4,3 milyara çıkması. Bu veriler Türkiye’deki kulüplerin nasıl bataklığa sürüklendiğini gözler önüne seriyor. Aslında çıkış yolu belli; kulübün geliri 600 milyonsa, yapılması gereken harcama en fazla 300 milyon. Diyeceksiniz ki, geri kalan 300 milyon ne olacak ? O miktarı da borçları kapatmaya ayıracaksınız. Peki neden bu adımlar atılmıyor?
Düşünün bir kere; bir şirketiniz var; her yıl 600 kazanıyor ama siz 900 harcıyorsunuz. Geleceğiniz ne olur ? İFLAS. Ticarette böyle bir mantık olur mu ? Kazandığınızdan daha fazlasını harcayabilir misiniz ? Harcayamazsınız, daha doğrusu harcamamalısınız. Harcarsanız doğal olarak batarsınız. Değil mi ? Tersini düşünen var mı ? Olmaz her halde. Ne var ki Türkiye’de futbol kulüpleri bu ticari mantığa aykırı şekilde yönetiliyor. Ve borç her geçen gün biraz daha büyüyor. Sorunun kaynağına inmek gerekiyor.
Dev sponsorluk anlaşması !
Sorunun kaynağı, kulüplerin hukuki yapıları; her biri dernek statüsünde. Yani kar amacı gütmeyen kuruluşlar. Eğer Beşiktaş bir şirket statüsünde olsaydı, Çebi kulüp 600 kazanırken 900 milyon harcayamayız diyecekti. Yönetim modelini de bu gerçeğe göre oluşturacaktı. Artık devletin devreye girip, bütün kulüplerin şirketleştirmesine yönelik yasayı yürürlüğe sokması gerekiyor. 3 Büyüklerin durumu, Anadolu kulüplerine göre daha şeffaf. Onların durumu bu kadar kötüyse, Anadolu kulüplerinin durumunun, istisnalar hariç, daha da vahim olduğu bir gerçek.
Son olarak, Beşiktaş ile başladık, Beşiktaş ile bitirelim. Biliyorsunuz Kara Kartal bir kere daha Beko ile anlaştı. Siyah Beyazlıların bu zor döneminde yine kurtarıcı (!!!) olarak devreye Beşiktaşlı kimliğiyle tanınan Rahmi Koç girdi. 42 milyonluk bir sponsorluk anlaşması yapıldı Beşiktaş ile Beko arasında. Bu anlaşmayı pek çok gazete “Dev” bir anlaşma olarak duyurdu. Gerçekten dev mi? Çebi kulüp gelirinin 600 milyon olduğunu söyledi; 42 milyonluk anlaşma iki yıllık; her yıl 21 milyon demek. Peki 600 milyonun içinde 21 milyonluk gelir “Dev” olarak gösterilebilir mi ? Cevabı siz okuyucularımıza bırakıyorum…