Fenerbahçe’nin sahasında farklı kaybettiği Galatasaray maçı sonrası bu hafta oynayacağı Gaziantep maçı çok önemliydi.
Golü erken bulmasına rağmen Fenerbahçe tat vermiyordu, bazı noktalar eksik gibiydi. Futbolcularda mental yorgunluk göze çarpıyordu.
Hücuma çıkarken; Fenerbahçe’de dikkatimi çeken husus kalabalık çıkmaması idi.
Defansta kalabalık bir görüntü verdi Fenerbahçe. Jesus’un oyun planında bu anlamda yaptığı değişiklik gözümüzden kaçmadı.
Tüm bunlara rağmen Gaziantep, hızlı adamları ile tehlikeli pozisyonlara giriyordu. Üstelik hafta içinde Gaziantep’te yönetim görevimi bırakmıştı.
Tüm bunlara rağmen ev sahibi elinden geldiğince mücadelesini verdi.
Spor Meydanı’ndaki köşemde Fenerbahçe’nin kadro derinliğinden bahsederim.
Teknik direktörün elini güçlü yapar.
Oyun içinde hem oyuncu değiştirir hem de taktiğini ve aksayan yerleri tedavi eder.
Bu maçta öyle oldu
Oyunun sıkıştığı anlarda yedeklerden giren oyuncularının katkısı ile maçı aldı götürdü.
Arda Güler çok başka bir futbolcu.
Oyunda kaldığı yaklaşık 20 dakikalık bir zaman zarfında bile onun göze hoş gelen futbolunu izlemek benim için büyük bir keyifti.
Kendine olan özgüveni, takım arkadaşlarının her pozisyonda topu Arda’ya atması ona duyulan güvenin göstergesi idi.
Artık Jesus’un, Arda’yı ilk onbirde yer vermesi gerektiğini düşünenlerdenim.
Son haftalarda açıkcası benimde eleştirdiğim kaleci Altay, bugün kalesinde güven verdi.
Kritik pozisyonlarda kalesinde devleşti, desek yeridir.
Adana Demirspor’dan transfer edilen Samet’i çok iyi bulduğumu söylemeliyim. Sakin ve yerinde müdahaleleriyle göz doldurdu.
Fenerbahçe ilk yarının son maçında Gaziantep’i deplasmanda yenerek şampiyonluk yolundaki mücadelesini sürdürdü.